Recep, Şaban ve Ramazan ayları ibadet ve maneviyat açısından diğer aylara göre daha üstün bir şeref ve fazilete sahiptir.

Peygamber Efendimiz (sav)’in: “Allah’ım, Recep ve Şaban ayını bize mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır.” Duasından da İslam’da üç aylara ne kadar kıymet verildiğini anlıyoruz.

Recep, “muhterem, kıymetli” demektir. Hadis-i şeriflerde; “Recep, Allahı teâlânın ayıdır. Recep ayına ikram edene, saygı gösterene, Allahü teâlâ, dünyada ve ahirette ikram eder.” Buyurulmuştur.

Recep ayı, Kuran-ı Kerim’de açıklanan dört haram aydan biridir. Yani Allah’ı Teala’nın savaşmayı yasakladığı barış aylarından biridir.

Rabbimiz Maide suresinin ikinci ayetinde “Ey İman Edenler! …Şehrü’l-Haram olan dört haram aya saygısızlık yapmayınız..” buyurarak birbirilerimizin canları ve mallarına saldırıda bulunmamamızı emretmektedir. Bakara suresinin 217. Âyetinde: “..Ey Peygamber, de ki; bu haram aylarda savaşmak büyük günahtır, bu günahtan sakınınız.” Buyurmaktadır.

İslâm öncesinde de Araplar Recep ayına ayrı bir ehemmiyet verirler ve saygı gösterirlerdi. Recep ayı gelince kılıçlar kınına sokulur ve savaşlar durdurulurdu. Böylece bu aylarda insanlar daha güvende ve huzurlu olurlardı. Yani bu ay İslam öncesinde de barış ve huzur ayıydı.

Ramazan’ın müjdecisi olan Recep ve Şaban aylarında Peygamber efendimiz (sav)’in diğer aylara oranla daha fazla nafile oruç tuttuğu hadis kaynaklarında yer almaktadır. Ancak Ramazan’ın dışında hiçbir ayın tamamını oruçlu geçirmemiştir.

Bu özel gün ve geceler Rabbimizin bizlere bir ikramıdır. Regaip ve Miraç geceleri de bu özel gecelerden biridir ve Recep ayının içinde yer alır. Bu yüzden Recep ayında bolca dua etmek, tevbe istiğfarda bulunmak, bu geceleri ibadetlerle değerlendirmek genel olarak âlimler arasında kabul görmüş ve teşvik edilmiştir.

Bu rahmet günlerini fırsat bilerek kıymetli olduğunun bilinciyle daha fazla ibadet, tövbe ve dua ile geçirmeliyiz. Rabbimiz bu günleri hakkı ile ifa edebilmeyi nasip etsin.