Mücahit Uludağ
Mücahit Uludağ ABD, İsrail ve AB yenilgisi

ABD, İsrail ve AB yenilgisi

2025 itibarıyla ABD, İsrail ve Avrupa Birliği (AB) açısından önemli diplomatik, askeri ve insani zorluklar yaşanıyor. Bu süreç benim açımdan ikiz kuleler ile başlamıştı ve o günle birlikte hızlandı bugünlere geldi. Bu aktörlerin stratejik hedefleri ve uluslararası ilişkilerdeki konumları göz önüne alındığında, yaşananlar daha çok bir stratejik gerileme veya diplomatik başarısızlık olarak değerlendirilebilir. Bununla birlikte ekonomik sarsıntılar, askeri başarısızlıklar ve sonuçları ön görememe hastalıkları.

İsrail: Uluslararası Hukuk ve İnsan Hakları İhlalleri

İsrail, 2023 Ekim ayında Hamas'ın saldırılarıyla başlayan çatışmalarda, Gazze'ye yönelik hava ve kara saldırıları düzenledi. Bu saldırılar sonucunda 50.000'den fazla Filistinli şehid kaybetti ve 300.000’den fazla kişi yaralandı. Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme Örgütü, İsrail'in Gazze'ye yönelik abluka, yiyecek ve ilaç ambargosu uygulamasını savaş suçu olarak nitelendirdi. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Turk, İsrail'in Gazze'deki saldırılarını "akıl almaz acılara" yol açmakla suçladı.

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), 2024 Kasım ayında İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar nedeniyle tutuklama kararı çıkardı. Bu karar, Batı destekli demokratik bir ülkenin liderine yönelik ilk tutuklama kararıydı.

Özellikler batı milletleri günlerden beri ayakta ve İsrail’in katilliğine karşı olduğunu, Bebeklerin öldürülmemesine dayanamadığını ve İsrail’in, ona destek veren ülke yöneticilerinin de en ağır ceza ile yargılanmaları gerektiğini haykırmaya devam ediyorlar. İsrail’in batı da bundan sonra halk açısından kolay kabullenilmesi zor görünüyor. İsrail ile her ortaklık her beraberlik istenmeyen sonuçlar doğuracak.

ABD: Diplomatik ve Askeri Stratejilerde Gerileme

ABD, yıllardır İsrail'e verdiği askeri ve diplomatik destekle tanınır. Ancak, 2025'te İran'la olan çatışma, ABD'nin bölgedeki stratejik hedeflerini zorlaştırdı. ABD Başkanı Donald Trump, İran'a karşı koşulsuz teslimiyet çağrısında bulunarak, İran'ın nükleer silah geliştirmediği yönündeki istihbarat değerlendirmelerini reddetti. Bu yaklaşım, uluslararası toplumda eleştirilere yol açtı ve bölgedeki istikrarı tehdit etti.

Yaklaşık 2 haftadır devam eden İsrail-İran savaşı bölge ve dünya açısından yine ABD’ye bir çok açıdan zarar veriyor.

Suriye’deki Amerika mağlubiyeti herkesçe malumken, bugün İran’a ve diğer ülkelere alaycı ve küçümseyici dil kullanımı dahi Amerika’ya puan kaybettiriyor. Süper güç olmak demek “mafya dili” kullanmayı gerektirmez. Ve Afganistan, Irak süreçleri, Ortadoğu yenilgileri, Ukrayna ve Avrupa ülkelerinde bıraktığı kötü izlenimler, ABD’nin İsrail ile aynı torbada yanacağının bariz işaretleri.

ABD’nin stratejik aklında bunamışlık izlenimleri son yıllarda oldukça ciddi gözlemleniyor.

Bilgi, anlık sorun çözer. Doğru istihbarat bir kaç komutanı öldürtebilir. Ama millet ve toplum analizi yanlış yapılırsa, hayaller ve gerçekler mantıklı analiz edilmezse, bölgede veya ülkede kalmanız hiç ama hiç kalıcı olmaz.

Amerika bizim bölgemizde asla hüküm süremez.

Avrupa Birliği: Diplomatik Baskılar ve İnsan Hakları Endişeleri

AB, İsrail'e yönelik eleştirilerini artırdı. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Turk, İsrail'in Gazze'deki saldırılarını "akıl almaz acılara" yol açmakla suçladı . Ayrıca, AB ülkeleri Filistin Devleti'ni tanıma konusunda adımlar atmaya başladı; Norveç, İrlanda ve İspanya'nın ardından diğer ülkeler de bu yönde ilerleme kaydetti. Korkunun ecele hiç faydası olmadı ki bugün Avrupa için olsun. AB kendisinin ip üzerinde hokkabaz rolünde olduğunun biraz geç fark etti.

ABD tokadı yemek, çocuksu muamelesi görmek AB Ülkerinde tahammülleri zorlamaya başladı. Ne kadar destekçi görünselerde Ukrayna - Rusya savaşı Avrupa’nın kendisine iyi bir ders oldu.

Sonuç: Stratejik Gerileme ve Uluslararası Baskılar

"Yenilgi" tanımı, bu aktörlerin hedeflerine ulaşamaması ve uluslararası toplumdan gelen baskılarla şekilleniyor. İsrail, Gazze'deki eylemleri nedeniyle uluslararası hukukla karşı karşıya kalırken, ABD'nin bölgedeki stratejileri sorgulanıyor ve AB, Filistin Devleti'ni tanıma konusunda adımlar atıyor. Bu gelişmeler, ABD, İsrail ve AB'nin uluslararası arenada stratejik gerilemeler yaşadığını gösteriyor.

Çarpık ilişkiler daha çok gün yüzüne çıkacak, ülkeler arası anlaşmazlıklar artacak. Sömürü ve zalim düşünce anlayış büyük güç kaybına uğrayacak. Demir kubbe safsatası, ağızlarda sakız oldu. Güç iddialarının ne kadar balon bir hikaye olduğu tüm insanlıkça göründü.

Ülke yönetimlerindeki büyük devrimler ardı sıra gerçekleşecek. Bölgesel ızdırap dünya savaşına dönecek. Sonunda mağlup ABD ve AB. Yenilmiş ve haritadan silinmiş İsrail’i hep beraber göreceğiz.

Duadan, meydanlardan, protestolardan, boykotlardan ve herşey den önemlisi mazlumdan ayrı kalmadan yolumuza devam edeceğiz.

Yenilmez denenler yenilmiş, 2. Yalta toplantısına bir adım daha yaklaşılmıştır.

Asıl büyük harb çok yakında.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mücahit Uludağ Arşivi

Bilgiyi Korumak Gücü Korumaktır

28 Kasım 2025 Cuma 00:02

Nazarın Rahmeti, Usulün Felaketi

19 Kasım 2025 Çarşamba 00:02

Doğurgan fikirler ve idealler

06 Ekim 2025 Pazartesi 00:02

Konya’dan dünyaya umut: E-Afet

04 Eylül 2025 Perşembe 00:02

Bu masa dağılacak, bu kasa parçalanacak

20 Ağustos 2025 Çarşamba 00:02