Son günlerde ülke gündeminde Şarbon hastalığı hakkında yazılı ve görsel medya da haberler dolaşmaktadır ki medya organları bunu flaş haber olarak vermeye devam etmektedir. Şarbon hakkında en güzel açıklamayı Türkiye Veteriner Hekimler Merkez Konseyi başkanı değerli meslektaşımız Talat Gözet Bey yapmıştır buradan kendisine teşekkür ediyorum fakat bu açıklamalara medyanın ilgi göstermemesi biz Veteriner Hekimleri üzmüştür çünkü sürekli beşeri doktorlara Şarbon hakkında sorular sorulmuş ve açıklama yapması istenmiştir ve Veteriner Hekimler görmezden gelinmiştir fakat Şarbon hayvanlardan insanlara bulaşan bir hastalıktır. Ben de sizlere geçtiğimiz ay idrak ettiğimiz Kurban bayramı sonrasında medya da sürekli kamuoyuna servis edilerek pompalanan bu Şarbon hastalığı hakkında bilgi vermek istiyorum çünkü bende bir Veteriner Hekimiyim. Kamuoyuna sürekli servis edilen Şarbon hastalığı bilindiği gibi Hayvanlardan insanlara bulaşabilen öldürücü özellikte tehlikeli bir hastalıktır. Genellikle kaçak kesim yani ruhsatlı mezbahalar  dışında  yapılan ve bir Veteriner Hekimin kontrolü olmadan kesilen hayvanlardan kesimi yapan kişilere bulaşan  öldürücü bir hastalıktır.  Ülkemiz içinde uzun yıllardır değişik bölgeler de küçük vakalar halinde sürekli ortaya çıkan bir hastalıktır medya da söylenenlerin aksine Brezilyadan gelen bir hastalık değildir yani ithal edilen hayvanların Türkiye ye getirip bulaştırdığı bir hastalık hiç değildir. Kaldı ki Tarım bakanlığına bağlı aşı enstitülerinde uzun yıllardır aşısı üretilip hastalık çıkan bölgelerde hastalığı söndürmek için  beş yıl süreyle uygulanan bir aşısı bile vardır.  Peki Şarbon hastalığına karşı aşı üretilirken ve beş yıl korumak için hayvanlara yapılırken bu hastalık neden tekrar nüks ederek ortaya çıkmaktadır ya da  Brezilya gibi ülkelerden getirilen yani  ithal edilen hayvanlar bu hastalığı Türkiye’ye mi bulaştırmaktadır. Şarbon hastalığı mikrobu hayvanlara genellikle oral yani ağız yoluyla alınan ot yem gibi gıda maddeleri ile alınmaktadır. Ağız yolundan Şarbon mikrobunu alan hayvan 7 ila 14 gün içerisinde hastalanarak ölür kaldı ki Brezilyadan ithal edilen hayvanlar zaten hastalığı brezilyadan getirmiş olsa idi yolda yani denizde gemide ölerek ülkemize ulaşamazdı. Ülkemizin büyük çoğunluğunda özellikle bahar yaz ve güz dönemlerin de mera da otlatılarak beslemesi yapılan hayvanlarda daha sık görülen bu hastalığın tam olarak Eradike edilememesi  yani ortadan kaldırılamamasının ana sebebi mera da ölen hayvanların leşlerinin gömülmemesi ve leş yiyen yabani hayvanların ki bunlardan en önemlisi yırtıcı kuşlar,  kurt ve tilki gibi yabani hayvanlardır ve bu yabani hayvanlar  ölen hayvanın leşini yiyerek hastalığı taşıyıcı olurlar ve  bunlar dışkıları ile merayı tekrar Şarbon mikrobu ile  bulaştırmaktadırlar ve bu sebeple ülkemizde Şarbon mikrobu sürekli hayvanları hastalandırmaktadır. Şarbon mikrobu sporlanabilen bir mikroptur ve bu özelliği ile ölen hayvanın leşinin iki metre derinlikte bir çukura gömülerek üzerine dezenfektanlar veya sönmemiş kireç ile üzerinin örtülerek  toprağa gömülmesi gerekmektedir. Bunu yapmamızda ki ana sebep sporlanmayı önleyerek bulaşmanın önüne geçmektir. Çünkü sporlanan Şarbon mikrobu 30 yıl hastalık yapma yeteneğini korur. 

Şarbon mikrobu İnsanlara üç yoldan bulaşır bunlardan en sık görüleni hasta hayvanın kesimi sırasında hayvanın kanın kesicilerin ellerinde ki sıyrık çizik gibi yaralara teması ile mikrop vücuta girer ve deri Şarbonu dediğimiz hastalığı oluşturur. İkinci sırada hasta hayvanın etinin tam pişirilmemesi sonucu yenmesi ile bağırsak Şarbonu ortaya çıkar üçüncüsü de merada ölen hayvanın leşinden ve  doğal deliklerinden kan gelmesi ve toprağa bulaşması ile mikrobun sporlanarak kendini koruması ve bu tozu solunması ile solunum Şarbonu ortaya çıkar ayrıca Şarbon mikrobunu sporlarını toz ile karıştırılarak  kimyasal silah olarak suikastlerde sık sık kullanılarak kişinin Solunum Şarbonu ile ölmesi sağlanmaktadır. Hangisi ile bulaşma olursa olsun öldürücü bir hastalık olan Şarbon hastalığında erken teşhis her zaman hayat kurtarır ve kurban kesenlerin ellerinde iyileşmeyen yaralar veya çıban gibi sivilceler var ise en kısa zamanda doktora müracaat etmelidir. Bütün bunları bırakalım hayvanların kesimlerinin yetkili bir mezbaha da yapılmasına özen göstermek kaçak kesim yapmamak gerekir ki Şarbon gibi hayvanlardan insanlara bulaşan iki yüzün üzerinde hastalıkların insanlara bulaşmasını önlemiş oluruz. Şarbon Brucella Tüberküloz (verem) gibi hastalıklar mezbahalarda tespit edilerek hayvanın bulunduğu çiftlikte aşılamalar ve kontrolleri yapılabilsin. SAYGILARIMLA