Yerel halkın mahalli müşterek nitelikli ihtiyaçlarını karşılamak üzere görevlendirilen yerinden yönetim kuruluşlarının önemi her geçen gün artmaktadır. Yerel yönetimler içinde ise belediyeler ise öne çıkan birimlerdir.

Türkiye’de belediye yönetimi alanında başarılı performans sergileyen parti ve kadroların önü merkezi siyasette açıktır. Aynı şekilde, bu alanda başarısız olanların da iktidara erişimleri mümkün olmaz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Türkiye ve dünya İstanbul Büyükşehir Belediyesi olmuştu. Bu şehirde sağladığı başarı, ortadan kaldırdığı çöp dağları, halka temin ettiği temiz ve ulaşılabilir su önce İstanbul halkının, akabinde tüm Türkiye’nin dikkatini çekmiş, takdirini toplamıştı.

Yerel yönetimlerin toplumla bütünleşmeleri, iletişim ve ilişkilerin sağlam temellere oturtmaları için bir başka ayağa, sivil toplum boyutuna da yönelmek gerekiyor.

Geçtiğimiz Pazartesi günü Konya STK Platformu olarak Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’ı misafir ettik. Karşılıklı görüş alışverişine imkan sağladığı için önemsediğimiz bir buluşma idi.

Sivil toplum olarak sadece bizler talep edip, eleştiri yöneltmedik. Aynı zamanda Başkan da talep, öneri ve şikâyetlerini iletti.

Bu tür yolların ne kadar fazla kullanılırsa, sonuçların o kadar faydalı sonuçlar üreteceğini ifade etmemiz gerekiyor.

2019 yerel seçimlerinde belli bir başarı elde eden muhalefeti zorlu bir süreç bekliyor. Kayda değer başarı gösterdikleri kuşkulu olan bu belediyelerin başta Cumhurbaşkanlığı seçimi olmak üzere siyasi sürece etkilerini beraberce tecrübe edeceğiz.

Ancak, küresel siyaset ve gelişmelerin etkisinin bu ölçüde yüksek olması, yerel ve ulusal denge ve değerlendirmeleri etkilemesi pek hayra alamet bir durum değil. İçeride başarı sergileyemeyenlere dışarıdan sağlanan doping kısa ve orta vadede siyasi atmosferi etkileyebilir.

Başkan ile görüşmemizde Konya için planlanan ve uygulanan projelerden haberdar olduk. Gündeme dair tartışmalarda bizler de edindiğimiz bilgileri de hesaba katarak bir değerlendirme yapacağız.

Yerel yönetim kültür ve geleneği anlamında oldukça şanslı bir şehirde yaşamanın birtakım sorumlulukları da bulunuyor. Sunulan hizmetlere ilişkin şükranlarımızı arz etmek yetmiyor yani. Aynı zamanda bu hizmet kalitesinin daha da geliştirilmesi için öneriler getirmek durumundayız.

Konya bu anlamda da şanslı görünüyor. Oldukça güçlü istişare mekanizmaları bulunuyor. Şehri yönetenlere ulaşmak zor değil.

Keşke yerel yönetimlerde yakalanan ivme her alanda ve kurumda kendini gösterse. Etkileşimi yüksek seviyelerde yakalayan bürokratlarımız mevcut. Ancak, çok kötü olanlarla yan yana veya aynı hiyerarşi içinde bulunuyorlar.

Şehrini anlamayan bürokrat, sorunları istişare etmeyen görevliler Cumhurbaşkanlığı sisteminin kamburları olarak yerlerini alıyorlar.

Toplum içten içe kaynıyor. İnsanlar ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasal anlamdaki geçiş sürecinde kafa karışıklığı içindeler. Artan fiyatları tetikleyen uluslararası anlaşmazlıklar, bütün bu süreçleri etkileyen şartlar henüz tam manasıyla anlaşılabilmiş değil.

Sonuçta en azında ulaşılabilir olmaları bile başkanları, siyasileri, bürokratları değerli kılar.

Asgari şartı bile sağlamayan(lar) var mı?

Sorunun cevabı seçim dönemlerinde, hasat zamanı ortaya çıkar. Toplum bir şekilde birilerinin hesabını asıl sorumluluk sahiplerine keser.