Konya önümüzdeki iki ay içerisinde bolca seçimin yapılacağı önemli bir sürece giriyor. Bir taraftan Konya Ticaret Odası, Konya Sanayi Odası, Konya Ticaret Borsası başta olmak üzere bütün odalarda seçim süreci yaşanacak.

Tabi burada asıl olan geçtiğimiz günlerde Anayasa Mahkemesinin vermiş olduğu karardı. Bu karar tam anlamıyla, önemli bir süreci başlatmış oldu. Zira dengeler altüst oldu. Bir taraftan genel siyaseti de etkiliyor bu karar, zira TOBB başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun seçilme hakkı bitmiş oluyordu ama şimdi tabi Rıfat Bey tekrar seçilebilecek ve bu genel siyasette ciddi etkileri olacak bir konudur.

Yine Konya Sanayi Odası Başkanı Sayın Tahir Büyükhelvacıgil iki dönem seçildiği için bu süreçte seçilemeyecekti ama artık tekrar seçilme şansı olacak.

Tabi Sayın Tahir Büyükhelvacıgil’in seçilmesi bir sorun olmaz, zira Konya için de Sanayi Odamız içinde Sayın Tahir Büyükhelvacıgil Konya tarafından takdir edilen, sevilen bir başkan. Ama burada bazı konular var, Anayasa Mahkemesinin verdiği bu karar tekrar seçilme bakımından baktığınızda önemli bir karardır.

Burayı anlamak lazım, elbette Anayasa Mahkemesi haklı, insanların seçilme hakları sınırlandırılmamalıdır ama işte insan tabiatı böyle değil. Amerikalılar bunu çok önceleri keşfetmiş ve iki dönemle başkanlarını sınırlamışlar.

Özellikle bizim gibi ağalığı çok seven insanın bolca olduğu bir ülkede hata yapmaya müsait birçok karakterimiz var.

Adam odaya başkan seçildikten sonra hemen oraya kök salmaya başlıyor. Kendine göre üyeler belirliyor, sistemi kendine göre kurmaya başlıyorlar ve başka bir insanın başkan seçilmesini önlemek içinde her türlü işi mubah görüyor. Ve tabii ki kimse de mevcut başkan istemediği sürece başkan seçilemiyor.

İnanınız ben başkanlığının sürmesi için başka işbirliklerini yapanı bile duydum. Silahlar konuşuyor, sahte evraklar, ayak oyunları bir sürü toplumun huzurunu bozan can sıkıcı süreç.  

Anayasa Mahkemesinin arzu ettiği demokratik ortam olmuyor, elbette keşke insanlar için hep demokratik bir yapı olsa. Ben insan yönetiminde idealden daha çok reel olanın uygulanmasından yanayım. Romantizme gerek yok, insanların hırsı ne yazık ki bazen başa çıkılamaz bir hal alabiliyor. Onun için onları kanunlarla sınırlandırmak en doğru olanı. Ayrıca burada Barolarda da aslında iki dönem seçilme şartı ortadan kaldırılabilir. Mevcut mahkemelere başvurulursa zannediyorum Barolarda da bundan sonra tartışılan bir konu haline gelir daha fazla seçilme konusu.

Neticede biz Anayasa Mahkemesi kararını mantıklı bulmuyoruz, bugün birçok sendikada tam anlamıyla ağalık süreci başlamıştır. Bununla birlikte bugün birçok odada bakabilirsiniz adeta ağalaşmış başkanlar var. Kimse bu insanların saltanatlarına da karşı koyamıyor. Hükümet bile bir şey yapamıyor, mahkemeler verilen yetkiler karşısında çaresiz kalıyor. Yeni aday çıkamıyor, yeni adaylar oluşamıyor vs. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki bir süreçte bir sürü ağalıklar baş göstermiştir… Biz tekrar Konya’ya dönelim, Konya herhalde önümüzdeki ay çokça seçimlerin konuşulduğu bir ay olacak. Konya Ticaret Odası için de, Konya Ticaret Borsasında da, Konya Sanayi Odasında da önemli bir sürece girilecek. Her halde bundan sonra başkan adaylarının isimleri de bolca telaffuz edilecek. Neyse, zaten biz de önümüzdeki süreçte bu konulardaki görüşlerimizi bolca yazacağız…

Burada zikretmemiz gereken bir konu da Basın İlan Kurumundaki seçimlerinde önümüzdeki süreçte gündemimizde yer alacağını görmemizdir. Merhaba Gazetesi sahibi Mustafa Arslan Bey Anadolu gazete sahipleri kontenjanından aday, tabi bu arada Konya’dan bir başka adayda çıktı. Hâkimiyet Gazetesi sahibi Yusuf Gürbüz’de Basın İlan Kurumu genel kurul üyeliğine aday olmuş.

Anlaşılıyor ki herkes açısından önemli bir dönem başlamış oluyor. Bizim durduğumuz nokta yapılan seçimler, açıklanan adaylıklar Konya’ya zarar verecek mahiyette olmasın. Konya’mız için hayırlı bir süreç olsun dileğimiz budur. Umarım ki hak adalet ve samimiyet bu dönemin kazananı olur…