Galatasaray ve Gaziantep maçlarını kazanmış ve Karagümrük maçını ise nazarlık saymıştık. Göztepe maçına favori olarak çıkmıştık. 5 maçtır kazanamayan Göztepe, Teknik Direktörlerini gönderen Göztepe ve bütün olumsuzlukları yaşayan Göztepe’ye karşı 3-2 mağlup olmak yakışmadı.

Rakibin en etkili olduğu kontrataklara önlem alamayan İsmail Kartal, 3 gün önce yapılan transferi 11’de başlatınca oyun anlamında da uyumsuz bir görüntü sergilendi. Diamonde iyi futbolcudur, elinden geleni yapacaktır. Ancak uzun zamandır o böyleye oyuncu bekliyormuşçasına gelir gelmez futbolcuyu 11’de sahaya sürmek onu da ateşe atmaktır, risktir... Takımın oyun yapısına alışmak ve futbolcuları tanıması için bir kaç maç oyuna sonradan girse daha faydalı olacağını düşünüyordum.

Sadece İsmail Diamonde’nin hataları yok. Genel anlamda bakıldığı zaman isteksiz tavırlar sergilendi maç boyu!

Yani bir futbolcu üzerinden eleştiri yapmak ona haksızlık olur.

Maç içerisinde Göztepe, Konyaspor’a karşı daha doğru bir oyun oynadı. Takım halinde çıktı, takım halinde dönüşler gerçekleştirdi. Konyasporlu futbolcular ise kaptırılan toplarda geriye dönüşlerde büyük sıkıntı yaşadı. İlerde kalan oyuncu sayısı geriye gelenden daha fazlaydı. Hal böyle olunca da Göztepe, bu açıkları çok iyi değerlendirdi.

Hızlı oyunculara verilen boşluklar, defans zafiyetidir. Abdülkerim’in bir stopere göre çok hızlı olmasına rağmen Halil’e yetişememesi doğal! Fakat o boşluğun verilememesi ve top tehlikeli bölgeye gelmeden önce rakibin durdurulması gerekiyordu.

İstikrarsız bir takım olmaya başladı Konyaspor! Hangi maçı kazanacağını hangi maçı kaybedeceğini önceden tahmin etmek çok güç! Rakiplere karşı kaybedilen puanlar, ligin zirvesine oynayan takımlara karşı alınan puanlardan daha tehlikelidir. Başarı sadece şampiyonluğa oynayan takımları yenmek değil, evindeki maçlardan puan kaybetmemektir.

Haftaya Trabzonspor maçında Konyaspor’un ne yapacağını, şimdiden kestiremiyoruz. Çok sürpriz bir takım oldu Konyaspor.