KOP yine ortalarda yok!
Doludan kaçarken yağmura tutulduğum bir hafta sonunda kaleme aldığım bu yazımla yine dönüp dolaşıp aynı yere geleceğim. Senede bir iki defa yaptığım KOP eleştirisine bugün bir yenisini daha ekleyeceğim.
Kafayı KOP’a taktığımı düşünmeyin, bence eleştirilerimde haklıyım.
Tarımın, çiftçinin, ovanın büyük sıkıntılar yaşadığı bir dönemde KOP’un çok daha fazla iş yapmasını bekliyorum çünkü… Ama bu beklentimin ne kadar da boş bir beklenti olduğunu her defasında bir kez daha görüyorum.
Geçtiğimiz hafta Konya’da yapılan bir organizasyon yine bana aynı şeyleri düşündürttü ve beni bu yazıyı yazmaya itti.
Konuyu özetleyeyim o zaman…
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı, Konya Büyükşehir Belediyesi, KTO Karatay Üniversitesi, Karatay Belediyesi tarafından Trendyol sponsorluğunda yapılacak olan “Yarının Köyleri Projesi” Yarma Mahallesi Dijital Merkezi iş birliği protokolü geçtiğimiz hafta imzalandı.
Projeyle birlikte kırsal bölgelerin cazibesinin artırılması, köylere yatırımların artırılması ve en önemlisi de köyden kente göçün durdurulup belki de tersine göçün bile başlatılabilmesi ümit ediliyor.
Kulağa ne kadar da hoş geliyor.
Tarımın günden güne kan kaybettiği, gençlerin köylerinde kalmak istemediği, gıda güvenliği riskinin zirve yaptığı bir dönemde böyle bir projeye imza atılması bir köy çocuğu olarak beni çok mutlu etti.
Çabaları ve girişimleri için Konya Büyükşehir Belediye Başkanımız Uğur İbrahim Altay’ı, Karatay Belediye Başkanımız Hasan Kılca’yı, Konya Ticaret Odası Karatay Üniversitesi’ni ve ilgilileri tebrik etmek gerek. Şehrin geleceği adına çok önemli bir çaba içerisine girmişler, kollarını sıvamışlar güzel bir iş yapmak istemişler.
Ama ne yazık ki bu çabada, bu çalışmada asıl payı olması gereken KOP’u ortalarda göremiyoruz. Adı üstünde, Konya Ovası Projesi!
Konya Ovası’nı ilgilendiren böyle bir projede KOP’un isminin geçmemesi düşündürücü. Ovayla, köylerle, tarımla, çiftçiyle ilgili projeler üretmesini beklediğimiz KOP’un beni yine hayal kırıklığına uğrattığını söylemeliyim.
Konya+Ovası+Projesi üçlemesinden benim ilgimi çeken, ya da en anlamlı olanı ‘Ova’ kelimesi. ‘Ova’ kelimesinin başında bir de Konya’yı görünce, insan ister istemez Konya Ovası ile ilgili olarak bir çalışma yapılmasını bekliyor. Üzerine bir de ‘Proje’ kelimesini ekleyince çok önemli bir iş yapılıyor hissiyatına kapılıyor.
Ama ortada öyle bir şey yok!
Eğer ‘Ova’ ve ‘Proje’ isimlerini kullandıysak, önce tarıma ve hayvancılığa sadık kalmak lazım değil mi?
Konya’da hayvancılık ve tarım politikalarında projeler üretmek dururken; merkez ilçelerde kütüphanelere kitap temin etmek, Kanlı Ay’ı izlemek için Nevşehir’e sefer düzenlemek ekonomik olarak Konya’ya ve bölgeye ne kazandıracak merak ediyorum.
KOP kurulduğundan beri Konya taşra ilçelerinden şehir merkezine ne kadar göç oldu, bu biliniyor mu mesela?
Asıl işi tarımı güçlendirmek olan bir kuruluş olan KOP, görevine sadık kalsa, Konya şehir merkezi ile taşra ilçe nüfusları her geçen gün değişmez, şehir nüfusu artmaz, göç yükselmezdi.
‘Konya’ ve ‘Ova’ su sıkıntısı çekiyor, hayvan sıkıntısı çekiyor, kaynak sıkıntısı çekiyor, ‘Proje’ bekliyor…
Ama KOP yine ortalarda yok!