Bir haftadan fazla bir zamandır keskin laik Atatürkçü, kemalist, ulusalcı, CHP’li, jakoben kesimin medyasında müthiş bir furya estiriliyor,

Neymiş hükümet ortaöğrenimde başörtüsünü mecbur hale getirmiş.

Bunlar zavallılar, çürümüş, koflaşmışlar, içlerini yemişler, zehir olmuşlar…

Şimdi bir kere şunu ifade edelim, biz farklı yaşamlara saygımızı hep koruduk ve koruyoruz. Yine biz her türlü muhalefete, düşünceye saygı duyduk duyuyoruz.

Ama bu saygı duymamızın da bir sınırı var, peki o sınır nedir?

O sınır, o muhalefetin, o farklı görüşün bizim hayatımıza müdahalesidir.

Tamam, bayım biz senin hayatına müdahale etmiyoruz, istediğin gibi ye iç, sarhoş ol, eşin, kızın ister başını açsın, isterseniz de toplumsal kurallar çerçevesinde bilmem neresini açsın.

Zaten açmıyorlar mı? Zaten istedikleri gibi yaşamıyorlar mı? Biz karışmıyoruz ki…

Ama benim hayatıma, benim çocuğuma karışma. Karıştırmam…  

Eski Türkiye’de karışıyorlardı, şekil veriyorlardı, dizayn ediyorlardı ama artık yapamayacaklar, Yeni Türkiye’de bunların bizim hayatımıza müdahale etmelerine müsaade etmeyeceğiz…

Herkes şunu bilsin, bir kere hükümetin yaptığı ortaöğretimde kız çocuklarımızın başını zorla örtmek değildir, bilakis kız çocuklarımızın zorla başlarının açılmasının yasaklanmasıdır.

Mehmet Bekaroğlu, (değmez biliyorum üzerinde konuşmaya da, yazmaya da) eskiden bizim mahallenin asi çocuğuydu, şimdi CHP’nin sadık, sakin, uzlaşmacı bürokratı olmuş, konuşuyor, “AK Parti’ye yaşam tarzı üzerinden siyaset yaptırmayacağız”…

Peki, hadi bakalım Sayın Bekaroğlu hadi yiğitliğini göster, hadi marjinalliğini, radikalliğini göster ve deki, “ey CHP’liler sizene, isteyen istediği şekilde çocuğunu okula göndersin, buna ne karışıyorsunuz?”

Herif misin?

Herifsen hadi bu açıklamayı yap…

Müslümanlara, dindarlara, AK Partililere karşı keskin bıçak gibiydin be kardeşim, ne oldu, CHP’de niye kuzuya döndün?

Şimdi hala sorunun AK Partide olduğunu savunmana gerek yok, bak Başbakanımız Ahmet Davutoğlu da açıkladı, bu mecburiyet değildir, bir yasağın kaldırılmasıdır.

İsteyen istediği gibi gider, buna kimse bir şey diyemez.

Hadi CHP’li jakobenlere, laik Atatürkçü iflah olmaz yasakçı zihniyetlere deki; “yahu siz manyak mısınız? Neden başkasının hayatına müdahale ediyorsunuz, neden başkalarının hayatını şekillendirmeye çalışıyorsunuz? Bırakın herkes nasıl isterse çocuğunu o şekilde okula göndersin. Çocuklarımız kısacık eteklerle okullara gittiğinde özgür de başlarını kapatarak gittiğinde baskı altında mı oluyorlar? Bu ne kadar zehirli bir düşüncedir. Çocuklarımızın ahlaksızlığına ‘evet’, ahlaklı, edepli olmalarına ‘hayır’ demek nasıl bir zihniyettir?”

Hadi Bay Bekaroğlu herifsen bu açıklamayı yap…

Ama adamların tehlikeli duruşu ne yazık ki bu toplumun inancına saygı duymamak üzerine kurgulanmış. Adamlar bu milleti dizayn edeceklerini zannediyorlar.

 Bu zihniyet değişmiyor. Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP’si bir taraftan PKK terör örgütünün siyasi kanadı, terör nemacısı HDP ile ittifak arayışını sürdürürken, bir taraftan yanına dincileri topluyor, bir taraftan liberal açıklamalar yapıyor, bir taraftan -özgürlüğü savunuyor- görüntüsü veriyor, bir taraftan ise eski Türkiye’nin kalıntısı yasakları savunuyor.

Öyle bir hale geliyor ki CHP ne olduğu belirsiz bir yapıya dönüşüyor.

Şimdi açıklamalar yapıyorlar CHP’liler; neymiş çocuklarımızın başları zorla örtülüyormuş, Türkiye şeriat devletine eviriliyormuş, CHP olmasaymış Müslüman bile olamazmışız, Müslümanlığımızı CHP’ye borçluymuşuz… CHP’lilerin açıklamaları bunlar.

Biz yine inadına CHP’lilere diyoruz ki; uğraşmayın bu milletin inancıyla, uğraşmayın bu milletin özgürlüğü ile.

Batıcı zihniyet, taklitçi zihniyet tarih oldu, artık isterseniz bilmem nerenizle kuş tutun bu milleti değiştiremezsiniz, istediğiniz çizgiye getiremezsiniz.

Allah’ın izni ile artık bu ülkede o taklitçi, dayatmacı, zavallı zihniyet hiçbir zaman etkili olamayacak. Bizim inancımızı yargılayamayacaklar. Bu milleti Avrupalılaştırmak için uğraşamayacaklar.

Bu millete zorla opera, bale, klasik batı müziği dinletemeyecekler.

İsteyen dinler ama artık bunu devlet eliyle zorla yapamayacaklar.

Artık zorla bu millete balo saçmalığı ile dans ettiremeyecekler.

İsteyen dans eder ama bunu devlet eliyle zorla yaptıramayacaklar.

Artık bu ülkede herkes rahatça namazını kılabilecek, kızlarımız isterlerse başlarını örterek hem okuyabilecekler, hem de devlet memuru olabilecekler, her yerde çalışabilecekler.

Artık zorla kurbanlarımızın derilerini elimizden alamayacaklar.

Artık zorla bizleri bir ölmüşe taptıramayacaklar. Biz Allah’a tapıyoruz ve bir ölümlüye hiçbir zaman tapmayacağız.

Artık zorla şehirlerimizin sokaklarına heykel dikemeyecekler.

Artık ezanımızla uğraşamayacaklar.

Kuranı Kerim’e dil uzatamayacaklar.

Ey CHP’liler, ey kendisine kemalist diyenler, ey Atatürkçüler, yanlış anlamayın, size saygı duyuyoruz, istediğinize inanın, istediğiniz gibi yaşayın.

İstediğiniz gibi çıplaklaşarak aydın olacağınızı zannedin. Sol elinizle yemek yiyince çağdaş olacağınızı zannedin. Bıçak, çatal olmadan, bıçak sağ tarafa, çatal sol tarafa konmadan gelişmişliğin olmayacağını zannedin.

Akşamları dans edin, eşlerinizi kıskanmayın, kızlarınızı kıskanmayın, bunlar bizi ilgilendirmiyor.

Ama biz mahrem biliyoruz, biz bir başka bayanla dans edemeyiz, zaten dansta bizim kültürümüzde yok, yani dansta yapmıyoruz.

Ben şahsen batı müziğini severim ama zorla kimse bana hiçbir şey dinletemez.

Biz kızımızı, eşimizi kıskanırız, bizim kadınımız, kızımız kendilerini namahreme karşı korurlar, edepli olmayı, hayâlı olmayı, iffetli olmayı altından, elmastan daha kıymetli bir süs, bir mücevher olarak görürler ve ona sahip olurlar.

Biz böyleyiz, kadınlarımız, kızlarımız erkekleri zorladı diye değil Allah’tan korktukları için iffetli olurlar, başlarını örterler.

Bizi anlamanızı beklemiyoruz, ama biz sizi anlıyoruz ve özgürlüğünüzü savunacağız,

Ama hiçbir şekilde artık yaşamımıza sizi karıştırmayız, müdahale etmenize müsaade etmeyiz.

Umarım anlamışsınızdır.