Sütten Çıkma Ak Kaşık
* Bir zamanlar, köyde yaşayan bir grup kadın, hep birlikte süt kaynatıp yoğurt yapmaya karar vermişler. Kadınlardan biri, sütün kaynadığı kazana karıştırmak için bir kaşık bırakmış, diğer işleriyle ilgilenmeye gitmiş. Kadınlar arasında tartışma çıkmış herkes kazanın başında durup kaşığı kullanan kişinin sütü bozduğunu söylemiş. Süt bozulup yoğurt tutmayınca herkes birbirini suçlamış. Fakat hiçbir kadın, kendi yüzünden sütün bozulduğunu kabul etmemiş. Her biri kaşığı sütten çıkarıp göstererek kaşık tertemiz, hiçbir şey yapmadım, sütten çıkma ak kaşık gibi demiş. Bu olay üzerine sütten çıkma ak kaşık deyimi ortaya çıkmış, bir olayda sorumluluğu kabul etmeyen, masum olduğunu iddia eden kişiler için kullanılmış.
* İnatla kabul edilmese de, süt ne ise kaymak o dur diyenlerle, saçma sapan programları yapanlar aynı geri zekâlılıkta. Halk izliyor diyorlar. Halk ne izlesin her taraf aynı olmuş. Özellikle 8 yıl olan ekonomik durum bize normali unutturdu. Gerçek normal artık televizyonlara çıkarılıyor övülüyor, o kadar garip durumdayız. Gıda terörü diye manşet atmak kolay. Geçen yıl başladı ifşa etmeler. İfşa edilen ne yapıyor cezasını ödüyor devam ediyor bildiğine. Listeler yayınlandı, şehir şehir firma firma ne oldu takip eden oldu mu. Hayat pahalılığı diye bir şey var bu zor çözülecek. Son birkaç yıldır daha dayanılmaz bir baskıya dönüştü. O pahalı hayatı gittikçe pahalılaştıran enflasyon gerçeğimiz var ve o da son yıllarda mengeneyi daha da sıkılaştırıyor. En iyimser anketlerde bile ekonomiden umudu olanlar %10-15’lerde. Manzara bu kadar umutsuz. 128 milyar dolar buharlaşıp gitti. Bu kaybın bir açıklaması hala yapılmadı. Bununla birlikte ekonomide denklem faiz sebep enflasyon sonuç iddiasıyla tersine çevrilmişti. Bir ara Türk lirası, kur korumalı mevduat nedeniyle neredeyse yerini dolara bırakıyordu. Gayet tabi böyle idare edilen bir ekonomide hayat pahalı olacak, enflasyon arttı, döviz arttı ve haksız kazanç, kara para da arttı. Her şeyi halk mı yapacak. Kamu ne iş yapacak.
* Son 19 yılda enflasyon hedefi sadece 2 kez tutmuş. Onlar da 2009, 2010 Babacan dönemi. 2108’den itibaren; yani cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle birlikte standart %5 enflasyon hedefine kıyasla sapmalar %300, %500, %1500. Hedef tutturma konusunda başarı akıllılar gibi mükemmel. Tutturulamayan hedefler tarihteki en özel yere sahip olan yıl 2023 hedefleridir. 2025 de hem %5’lik ana hedefe, hem %17,5 olarak ilan edilen orta vadeli program hedefine hem de birkaç kez revize edilmesine rağmen yine de gerçekleşen enflasyonu yakalayamayan merkez bankası hedefine göre, isabet imkânsız. Yani 2025 yılı enflasyon hedefi yine tutturulamıyor.
* 2018’den günümüze hayat giderek pahalılaştı. Fiyatlar arttı, en başta da gıda, kira, eğitim, ulaşım gibi mal ve hizmetlere erişim zorlaştı. Bir yıl değil her yıl zorlaşıyor. Beraberinde gelir dağılımı adaletsizliği de artıyor ve orta sınıf eriyip hızla fakirleşiyor. Hayat pahalılığı ve enflasyon artık o kadar karmaşık bir problemin sonucu ki iktidarın bunu çözebilmesi için sadece sıkı para ve maliye politikası uygulaması yetmez. Yetmediğini son iki buçuk yılda gördük. Hukuktan eğitime, liyakatten şeffaflığa birçok ünite bir araya gelerek disiplin içinde çalıştırılmak zorunda. Ekonomi bu noktaya savrulurken nerelerde, ne yanlışlar yapıldıysa hepsinin aynı yollardan geri döndürülmesi gibi uzun, zor ve sabırlı bir mesaiye girişmek gerekiyor. Hukuktan eğitime, denetimden liyakate kadar her problemle yüzleşme yüzü var mı sorumlularda göreceğiz.
*Sonuç olarak, memur, çiftçi, ağlıyor, gençler işsiz bu gerçekler karşısında 3-5 kişinin saltanatı için buna göz yumamayız. 2026 için gerçekçi öngörü olarak 2025 yılının aynı ivmeyle devamı olacak. Türkiye lirasındaki değer kaybı, güçlü iç talep ve artan vergiler, enflasyonu artırarak yıllık %75,45'lik zirvedeydi. Sıkı para politikası ve mali tedbirlerin yardımıyla %33,3'e geriledi. Yılsonu enflasyonunun bu yıl %31,3'e, 2026 sonunda ise %23,0'a düşecek. Merkez Bankası, bu yıl enflasyon için %24 hedef ve %25-29 Aralığında bir tahmin açıkladı. Merkez Bankası, 2026 ve 2027 yılları için sırasıyla %16 ve %9'luk ara hedefler belirledi. Gözükene bakınca her şey ortada. Kaymak süt olayı değil. Akıllı ile kurnaz arasındaki farkı anlayanlara gelsin bu yazı.
