Prof. Dr. Ramazan Altıntaş
Prof. Dr. Ramazan Altıntaş Gazze, ABD’nin Rivierası olmayacaktır

Gazze, ABD’nin Rivierası olmayacaktır

ABD Başkanı D. Trump, iktidar koltuğuna oturur oturmaz, deli saçması kabilinden yaptığı açıklamalarla bütün bir dünya diken üstünde.. Anladığımız kadarı ile onun insan hakları alanında bir ilkesi yok. Kanada eyaletimiz olacak, panama kanalını alacağız, Grönland bizim olacak. Gazze halkı Ürdün ve Mısır’a sürülecek biz Gazze’yi Ortadoğu’nun Rivierası yapacağız, dedi. İster istemez bu hayalperest iddialar bütün dünyayı ayağa kaldırdı. Böylece hem ABD ve hem de işgalci İsrail bütün dünyanın gözünde bir defa daha itibar kaybetti. Bu iki ülkeye karşı ciddi bir reaksiyon oluştu. Kim bilir, belki de onların bu haksız çıkışları sayesinde İlahi hikmet gereği zalimlerin nasıl bir inkılapla devrilecekleri gösterilecektir, dünya mazlumlarına..

Gazze satlık değil. Yaklaşık altmış bin şehit verildi. On beş bine yakın Gazze’li enkaz altında.. Binlercesi yaralı.. Mademki Gazze satlık olacaksa, insansızlaştırılacaksa, bu insanlar niye öldü? Bu kadar şehit niye verildi? Gazze niçin enkaza çevrildi? Bunca acıyı niye çekti? Filistinlileri tanıyan herkes, onların yurtlarına derinden ve güçlü bir şekilde bağlı olduklarını bilir. Onlar şehit kanlarıyla sulanmış vatan topraklarını asla terk etmeyeceklerdir. ABD Başkanı D. Trump’ın bu şeytani planını uygulanması imkânsız. Bunun imkânsız olduğunu kendisi de iyi biliyor. O zaman bu kafa karışıklığı meydana getirecek fantazilerini niçin dile getiriyor? Bu iddiaları ortaya atmasının amacı, Gazze’de Hamas’ın başarısını gölgelemek istemesi, İsrail ve ABD’nin hezimetini örtmek çabasıdır.

İşgalci devletin Başbakanı B. Netanyahu, ABD’ye giderken Trump’la yeniden Ortadoğu’nun haritalarını değiştireceklerinden söz etti. İsrail’in topraklarını daha da genişletmek istedikleri anlaşılıyor. Çünkü Trump sürekli İsrail’in çok küçük bir devlet olduğunu tekrarlıyor. Trump ve Netanyahu’nun Beyaz Saray’da yüz yüze görüşmelerinin ana konusu da bu. Terör devletinin sınırları belli değil. Haksız yere ilhak politikaları ile genişlemeye çalışıyor. Trump, Mısır ve Ürdün yöneticilerinin itibarlarını sarsacak şekilde tehditler savurdu. Mısır ve Ürdün’ün Gazzelileri almayacaklarının hatırlatılması üzerine; “bunu yapacaklar, bunu yapacaklar. Onlar için çok şey yaptık. Onlar da bunu yapacaklar” mealinde sözler sarf etti. İktidarlarını bize borçlu demek istedi. Bunun üzerine her iki ülkeden de art arda Trump planına karşı demeçler geldi. Suudi Arabistan yönetimi de bir defa daha iki devletli çözümün şart olduğunu yineledi. Batı ülkelerinden de Trump’ın planına karşı çıkıldı. Bunlar iyi gelişmeler.

Öte yandan D. Trump, bir soru üzerine, ateşkes antlaşmasının devam edeceğine garanti veremeyeceğini söylemekle kötü niyetini açığa vurdu. Bu Gazze’lilere karşı aba altından sopa gösterip, İsrail’i de pışpışlayıp şunu demek istedi:“Ey Netanyahu! Rehine takası bitince bir bahane bul ve yeniden Gazze’ye saldır. Nasıl ki Hızbullah liderini verdiğimiz bin tonluk delici bombalarla öldürdünse, aynı şekilde tünellere de saldır ve Hamas üyelerini yok et. Biz her daim senin arkanda durmaya devam edeceği!” Onların bir hesabı varsa Yüce Allah’ın da bir hesabı vardır. Onların bir planı varsa, Yüce Allah’ın da onların planlarını boşa çıkaracak bir planı vardır. Biz buna inanıyoruz. Nasıl ki Firavunu minnacık bir sinek yere serdi ise, inşallah zalimleri de Yüce Allah görülmeyen orduları ile yere serecektir.

Filistin’in tarihinde Türkiye kadar Gazze ve Filistin meselesine kuvvetli bir şekilde sahip çıkan bir başka Müslüman ülke olmadı. Her kötülüğün zımnında bir iyilik vardır. Biz buna inanıyoruz. Türkiye’nin İslam İşbirliği Teşkilatına Gazze konusunda ortak tutum aldıramadığı noktaya, inşallah bu ülkeler kendi rızaları ile geleceklerdir. Çünkü tehlike bacalarını sarmaktadır. Gazze’nin boşaltılmak istenmesi Mısır ve Ürdün gibi ülkelerin halkları nezdinde büyük infiale yol açacak, bir başka açıdan da ABD ve Siyonist İsrail’in lehine tavır alamayacak olan idareciler için de zor zamanlar yaşanacaktır. Ya halktan yana olacaksınız ya da sömürgeci istilacılardan yana olacaksınız.. Bir musibet bin nasihatten evladır, sözü bir kere daha tahakkuk edecek. Bundan sonra İslam ülkelerinin akıllarını başlarına alacaklarına inanıyoruz. Çünkü gelen tehlike çok büyük.. Gazze, Mısır ve Ürdün gibi her iki ülkenin de güvenliği açısından çok önemli. Gazze’yi kaybetmek her iki ülke için de güvenlik sorunu yaşamak anlamına gelir. Bu sebeple bütün İslam ülkeleri Batı’nın tepkisini de yanlarına alarak ABD ve İsrail karşıtlığı yanında yeni bir güç olmak zorundadır. Bununla birlikte Gazze, Batı Şeria ve Kudüs’te yaşayan farklı ideolojik yapılanmalara sahip Filistinli grupların Filistin’in özgürlüğü ortak paydasında buluşmaları şarttır. İçte birlik olmadan zalimlere karşı dışta birlik olamaz.

Sonuç, her ne kadar D. Trump’ın Filistinlilerin Gazze’den tehcir edilecekleri sözü Siyonistleri sevindirmiş olsa da bu sevinç onların hayallerinde bir fanteziden öte geçemeyecektir. Aynı şekilde Gazze ne ABD’nin ve ne de Ortadoğu’nun Rivierası da olmayacaktır. Halkların haklı ve meşru davalarındaki mukavemetini hiçbir güç akamete uğratamayacaktır. İşgal edilmiş Filistin toprakları, ebediyen Filistinlilerindir. Artık Filistin davası, bugün, dünden daha güçlüdür. Eninde sonunda Siyonist blok, iki devletli çözümü kabul etmek zorunda kalacak ve özgür Filistin mutlaka kurulacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Prof. Dr. Ramazan Altıntaş Arşivi