Önceden fanatik ya da fanatizm deyince ilk akla gelen futbol iken geldiğimiz noktada ilk akla gelen siyaset oluyor.

Bir ortamda konu siyasete gelene kadar dostluklar, muhabbetler çok güzel ilerlerken siyasete geçildiği an tüm dostluklar, paylaşımlar ve yaşanmışlıklar bir anda rafa kalkıyor.

*              

Bu fanatizm insanları körleştiriyor.

Öyle bir hale geldik ki siyasi partiler tabiri caizse kutsal addediliyor. Kimse tuttuğu partiye toz kondurmuyor, hatasını görmüyor.

Bunu her iki taraf da yaparken, iki taraf da sadece karşı tarafın yaptığını iddia ediyor.

*

Bir şeye körü körüne alkış tutmak da körü körüne karşı çıkmak da yobazlığın dik alasıdır.

Kapı komşusu, iş arkadaşı, akrabalar birbirini yiyedursun…

Bu zihniyetle bir yere varamayız. Bu zihniyet en büyük düşmanımız. Çünkü bu zihniyet, ülkemizde de acı bir şekilde tecrübe edilen “bir sağdan bir soldan asılması” ile sonuçlanan olayların ve benzerlerinin temelini atar…

Buna dahil olmak ister miyiz?

*

Medyadan edindiğimiz bilgilerle hiç düşünmeden gaza geliyor, karşı görüşe zerre tahammül edemiyor ve kırıp geçiriyor, düşmanlık edip, düşmanlar ediniyoruz.

İşin içinde yer alan birisi olarak söylüyorum; medya öyle bir şey ki iyiyi kötü, kötüyü iyi olarak çok kolay yutturabilir. Öyle bir güç ki bir ülkeyi yıkıp, yenisini kurabilir.

Algı operasyonu dediğimiz bu oyunlara yeterince kanmadık mı?

*

Maharet; kötü senden olduğunda da kötü diyebilmektedir.

Ne zaman ki; “Kötü bendense ben bizden değilim” diyebiliriz, işte o zaman bir şeyler değişmeye başlar.

*

Siyaseti takip edelim, ülkemizin ekonomisi ve geleceği hakkında kafa yoralım.

Ancak bunu tutulan partinin fikirleri ile değil kendi fikrimizle yapalım.

Kendimiz fikir üretebilmek içinse siyasete kafa yorduğumuzun yarısı kadar bile olsa kendimizi geliştirmeye vakit ayıralım.

*

Binlerce yıl önce olayı kavramış olan Aristotales’in çok sevdiğim bir sözü ile yazımı noktalıyorum.

“Sevdikleriniz ile siyaset yapmayınız. Zira siyaset dostlukları zedeler. Siyasetçiler yollarına devam ederken; siz dostlarınızı yitirdiğinizle kalırsınız.”