Hızlı bir çağ içerisinde yaşıyoruz. Her an her şey değişikliğe uğrayabiliyor. Aynı hızla bilginin sunulması ve niteliği de değişime uğruyor. Eğitim kurumları bilgi veren kurumlardan çıkıp yavaş yavaş bilgiyi elde etmenin yöntemlerini öğreten kurumlara dönüşmeye başlamış halde. Bu nedenle dünya da büyük eğitim reformları yapılmakta. Her değişim yanında bir yenilik getirmektedir.

Bilgi sunulurken kişinin algı düzeyine uygun ve ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde olmalı. Fakat şuan formal ve informal olarak kişiye birçok bilgi yüklenmektedir. Çocuğun okulda öğrendiği bilgi çok fazlayken birde bunun yanında internet aracılığıyla edilen bilgiler bulunmaktadır. Bir çok ülke bu durumun farkına varıp okul müfredatlarındaki konuları azaltma yoluna gitmişlerdir.

Okullarda verilen bilgi sorgulanabilirken kişinin internet aracılığıyla edindiği bilgi sorgulanamamaktadır. Kişi kendi seviyesi ve ihtiyacı olmayan bir çok bilgiyi bu aracılıkla öğrenmiş oluyor. Buradan hareketle yazımı şu Hadis-i Şerife bağlamak istiyorum. Hz. Peygamber :”Malayani şeyleri terk etmesi kişinin İslam’ının güzelliğindendir.” Malayani yani bizi ilgilendirmeyen her şey. Bu bizi ilgilendirmeyen her ley içerisine bilgiyi de alabiliriz. Gün içerisinde yüzlerce bilgi edinebilir hale gelmiş bulunmaktayız. Peki bilgilerin hepsi bizim ihtiyacımız dahilinde olanlar mı? Bir alanda yetkinleşmek yerine her alanda bilgi sahibi olmak istenilen bir durum mu?

Her alanda bilgi sahibi olmaya çalışan kişi hiçbir alanda uzlaşamaz. Ve dünya da bilgi bu şekilde tüketilmeye devam ederse bilimsel çalışmalar da gerileme görülecektir. Bizden hemen sonraki nesilde bu görülebilir hatta. İnternet ile iç içe bulunan çocuk bir çok bilgi edinmekle birlikte edindiği bilgiyi işleyememekte. Ve her türlü bilginin gösterimini istemekte. Okulda çalışan biri olarak şunu söyleyebilirim ki bilgiyi sunarken eğer görsellik yoksa çocuk o bilgiyi işleyemiyor. Ve bu bence çok önemli bir problem oluşturmaktadır. Suni hafızaları bireyler oluşmaya başladı. Eğer görüntü önündeyse o bilgi var yoksa bilgi de yok. Anlattığımız bir konuyu on dakika sonra unutan bir kitle oluşuyor.

Türkiye de eğitim bir handikap haline geldi. Bir türlü sistem oturtulamıyor. Her bakan değişikliğiyle birlikte eğitim sistemi de değişiyor. Müfredatlar konu ile dolu. Okullarda sadece öğretim yapılabiliyor eğitim boyutuna asla geçilemiyor. Öğretmenler müfredatı yetiştirme telaşından ahlaki konulara değinemiyor. Bunun biran önce değişmesi gerekmektedir. Aynı zamanda yukarıda belirttiğim tehlike göz önünde bulundurulup her türlü bilgi edinmek yerine ihtiyaç dahilinde olan bilgilerin edinilmesi sağlanmalıdır. Gerekirse internette kota uygulamasına bile gidilebilir.  Biran önce eğitimde kalıcı değişikler yapılmalı ve her gün bir eğitim sistemi uygulanmamalıdır.

Vesselam...