Değişen dünya dengelerinde ayakta kalabilmek ve hatırı sayılır bir güç olabilmek isteyen devletlerin kesinlikle uluslararası öğrenci politikası geliştirmesi gerekmektedir. Bölgesel güç olma yolunda ilerleyen Türkiye de bunu idrak ederek dünyanın çeşitli bölgelerinden devlet kurumları ve STK’lar aracığıyla her yıl binlerce öğrenci kabul ediyor. Hem tarihi hem kültürel hem de insani açıdan Türkiye bu konuda diğer devletlerden daha ileride.

Batıdaki yabancı düşmanlığının aksine rengine, ırkına, dinine, diline bakmaksızın Anadolu insanının misafiri olan herkesi bağrına basması uluslararası öğrencilerin Türkiye’yi seçmesinde önemli rol oynuyor. Bunu uluslararası öğrenci olarak attığım her adımda hissediyorum. Türkiye’de bulunduğum iki buçuk yıl boyunca kimse bana yabancı muamelesi yapmadı. Oturduğum mahallemden, birlikte okuduğum arkadaşlarımdan, bana eğitim veren hocalarımdan kimse bana yabancı muamelesi yapmadı. Hatta bazen bir Türk vatandaşından daha sıcak davrandılar bana. Allah hepsinden razı olsun.

Ancak buna rağmen kurumlar düzeyinde hala uluslararası öğrencilerle ilgili ciddi sıkıntılar var. Bu konuyu daha sonraki yazılarda ele alacağım için konuya çok girmeden sadece sağlıkla ilgili sıkıntılara değineceğim.

Türkiye’ye kendi imkanlarıyla okumak için gelen bir öğrenci ikamet alabilmek için zorunlu sağlık sigortası yaptırmak zorundadır. Eğer öğrenci okula kayıt olduktan sonra 3 ay içinde SGK’dan sağlık sigortası yaptıramazsa bir daha devletten sigorta yaptıramaz. Türkiye’ye yeni gelen bir öğrenci barınma sıkıntısı, ikamet işlemleri, üniversite prosedurları derken çoğu zaman bilmeden sağlık sigortasını ucuz diye özel kurumlardan yaptırıyor. Tabi yarın öbür gün hastaneye yolu düşüncede bu sigorta bir işe yaramıyor. Ancak sonrasında ne yaparsa yapsın bir daha devlet sigortasından yararlanamıyor.

Hastanelerde de işlemler uluslararası öğrencilere T.C. vatandaşı olmayan kimseler gibi 2-3 kat fazla fiyatla yapılıyor. Mesela Konya Devlet Hastanesi’nde batan tırnağın çekilmesi gibi küçük bir işlem için 300 lira ücret çıkarıldığı gibi.

Ancak bunlardan daha beteri 31 Aralık pazar günü benim başıma geldi. Gece ateşim yükseldiği için Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin Acil Servis’ine gittim. Görevliye işlemlerimin yapılması için ikamet belgemi ve yabancılar için verilen geçici T.C. kimlik numaramı verdim. Bana barkot vererek muayene odasına gönderdi. Barkotta adımın karşısında ülke yazılan kısmında “vatansız” yazıyordu. Bu ifade, Türkiye’ye eğitim almak için gelen her bir uluslararası öğrenciyi rahatsız eder. Sağ olsun değerli hocam Prof. Dr. Kemal Özcan’ın girişimi, Zafer Şen beyin desteği ve hastane yönetiminin yapıcı yaklaşımıyla bu sorun çözülmüş oldu. Bu gibi sıkıntılar başka kurumlarda da varsa artık kimsenin “vatansız” olmayacak şekilde bir düzenleme yapılması daha uygun olur.