Doç. Dr. Erdal Arslan

Doç. Dr. Erdal Arslan

“Yeni Dünya Düzeni” dedikleri KÖLELİK Sisteminin Aracılarını Tanıyalım 4

“Yeni Dünya Düzeni” dedikleri KÖLELİK Sisteminin Aracılarını Tanıyalım 4

Chatham House ( Kraliyet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü)

I. Dünya Savaşı’ndan sonra Almanya ile imzalanan Versay Antlaşması ile birlikte, Dünya’da tekrar büyük ölçekli bir savaşın çıkmasını engellemek ve Liberal-Kapitalist Sistemin tam olarak yayılmasını sağlamak amacı ile kurulmuştur.

Chatham House veya diğer adıyla Kraliyet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü, 1920’de kurulan ve amaç olarak ise dünya çapındaki güncel meseleleri analiz etmek ve buna göre stratejiler üretmek olarak kendini ifade eden sözde düşünce kuruluşu, araştırmacılara göre; kökleri çok daha eskiye dayanan ve temelini  “Yuvarlak Masacılar” ın oluşturduğu bir birliktir.

Osmanlı İmparatorluğunu Ortadoğu’da ilk parçalayan Sykes–Picot haritalarını çizen, Sevr’i yapan ve bugünkü İsrail devletinin kuruluşuna öncülük eden akıl, bu akıldır.

Enstitü, kurulmasının ardından ilk olarak altın standardı ve uluslararası kambiyo konularını ele aldı. Bu amaçla, iktisatçılardan oluşan bir kurul toplandı. John Maynard Keynes (Makro Ekonominin Kurucusu kabul edilir) gibi önde gelen ekonomistleri içeren bu grup, I. Dünya Savaşı sonrası gittikçe bozulan uluslararası para standartları konusunda 3 yıllık bir çalışma yaptı. Tam da bu çalışmaların sona erdiği tarihte, Eylül 1931'de, Birleşik Krallık, altın standardından çekildiğini ilan etti ve bundan böyle İngiliz Milletler Topluluğu ülkelerinde İngiliz Sterlini’nin standart olarak kabul edileceğini açıkladı. Yani, sterlin karşılığında artık Altın tutmak durumunda olmayacaktı. Bu durum, 1944 Bretton Woods için ABD’ye örnek olacak ve bugünkü para sisteminin de belirleyicisi olacaktır.

İkinci Dünya Savaşı yıllarında The Blitz (Almanların 1940’taki Britanya Savaşı’nın sonlarına doğru Londra’ya yapılan baskınlarla başlayarak endüstriyel hedeflere, kasabalara ve şehirlere toplu hava saldırıları düzenlenmesine verilen isim) bombardımanlarının başlamasının ardından, kuruluş başkanı Lord Astor, Enstitü’nün Londra’dan uzaklaştırılmasına ve kırsal kesimde bulunan Oxford’a taşınmasına karar verdi. Savaş yılları boyunca Enstitü, düşmanların tarihsel ve siyasi geçmişi ve çeşitli diğer konularda uluslararası basına analizler ve raporlar yazdı. Ayrıca, Enstitü, akademisyenlere ve silahlı kuvvetlere ek hizmetler de sağlayarak, Nazilerden kaçıp mülteci statüsünde olan akademisyenlere araştırma merkezleri açtı. Yine, Savaş boyunca Britanya’dan ayrılan bazı Enstitü üyeleri ise ABD’ye giderek, orada IMF ve BM gibi kuruluşlarda aktif rol aldı. Savaş bittikten sonra, bu üyelerin Enstitüye geri dönmesi, Chatham House’un yeni bir ivme ve itibar kazanmasını sağladı.

Dünyadaki en iyi düşünce kuruluşları arasında kabul edilen Chatham House toplantılarında konuşulan her şey, kamuoyuna açıktır. Ancak, konuşmacıların kimliği gizli tutulur.

Hiçbir resmi kuruma bağlı olmadıklarını beyan eden bu yapı, kendi ifadeleriyle; düşünce ve ifade özgürlüğüne önem veren ve  uluslararası ilişkilere önemli katkılar sağlayan kişilere veya sivil toplum kuruluşlarına/liderlerine ödül vermekte ve ayrıca her yıl çeşitli konferanslar düzenleyip, raporlar sunarak, Dünyadaki sosyal ve ekonomik hayata katkı sunmakta olduklarını söylemektedirler!!!!!.

İngiliz düşünce kuruluşu Chatham House, meşhur kristal cam ödülünü ise, 2010 yılında 11.  Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e vermiştir. Gül, ödülü aldıktan sonra yaptığı konuşmada; ”Ödülü büyük bir onur ve alçak gönüllülükle aldığını ifade ederek, Chatham House’un kuruluşunun 90. yılını kutlamış ve Kraliçe Elizabeth’e teşekkür etmiştir.”

Ülkemizden ise 2017 yılında Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ali Koç, Chatham House Mütevelli Heyeti’ne katılmış ve Chatham House bünyesindeki ‘Türkiye Projesi’nin de ana destekçisi olarak yer alacağını açıklamıştır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Doç. Dr. Erdal Arslan Arşivi
SON YAZILAR