İhsan Görücü
İhsan Görücü Dinden kaçış, dünyevileşme koşusu!

Dinden kaçış, dünyevileşme koşusu!

Artık gizlenemeyecek şekilde netleşmiştir dinden kaçış, dünyaya tapınma. Yani sekülerleşme. Kalleşlik ve ihanet doğrudan olmaz. İlla ki kitabına uydurularak yasa ve anayasa, demokrasi küreselleşme mavalları koroları eşliğinde serdedilir. Tiyatro öyle usta oynanır ki tiyatrocuların ağzı açık kalır. Sigara öldürür der paketin üzerine yazarız ve üretir içiririz nitekim. Bunun gibi vesaireler. Artık doğrunun yerini göre almıştır diyor Prof. Dr. Yümni Sezer Sosyolojiden İdeolojiye’sinde. Modernlik, moderncilik ile çağdaşlık ve çağdaşçılık illüzyonları üzerine kurulmuş modern toplum neler üzerine kurulmuştur. Bakacağız.

Modernist toplumun yapısı şunlar üzerine mebni diyebiliriz. Aklileşme o hale getirilmiştir ki aklı kullanmanın fevkine çıkarılmıştır. Müşahhaslık yani objektiflik bireyselleşme yahut objektiflik görünür ve dokunulur olmaya yani nesnelliğe dönüştü, buradan üç felsefe gelişmiştir: 1-Materyalizm 2- Pozitivizm 3- Pragmatizm Ferdiyetçilik egoizme dönüşmüştür. Bireyi koruma, bireye hak ve hukuk, hürriyet ihsan etmenin ötesinde bir anlayışa evrildi. Dini ferdiyetçilik de bu cümledendir. Sekülerleşme dinin kendisi dahil olmak üzere külliyen dünyevileşme ahireti ve hesabı kitabı aut etmektir. Küreselciliğe girmeyeğiz, girersek çıkamayız bir köşe yazısının istiab edeceği basit değil. Bir de muhtarlaşma ki; müesseseler hiyerarşisi dahilinde değil, yan yana ve bağımsız olacaklardır. Sanat ve sanatkarlıkta haz ve hareket öne geçmiştir. Bir de çok kültürlülük olgusu ki; siyaset ve yönetimde çoğulculuk bugünkü terminolojide demokrasi. Demokrasi ile -sözde- yatıp kalkılıyor hatta yenip içiliyor. İsraf yani tüketim azgınlığımı diyelim tüketim çılgınlığımı tesmiye edelim. Konforizm lüksçülük ve konforizm. Dini teşbihle şibh dinlerin yani din olmayan ama dinleştirilen, tapınılan tapınak haline getirilen dinimsi tutkularda devasa önü alınamayan artışlar yani seküler -maddi-ama manevileştirilen seküler maneviyat oluşumları.

Yukarıda izah etmeye çalıştığımız realiteler modern çağdaş insanın yapısını ifade ederek, aynı yapıya çağdaş toplumun ulaştığı evrensel seviyeyi ifade etmektedir. Saydığımız yapıyı oluşturanlar, bir birini destekler, birisi diğerini yorumlar, tamamlar ve destekleyerek bütünlük oluştururlar. Örneğin akılcılık ile bilimcilik, sekülerliği kolaylaştırdığı gibi dinlerin yeni anlayış ve yorumlanışlarını da kolaylaştırmıştır. Misal verecek olursak “Namaz kılmak, vücuttaki kireçlenmeleri önler, bir idman gibidir.” “Oruç bir sağlık tedbiridir” “Abdest bir temizlik şeklidir.” Sözleri hem bireyselciliğe aynı zamanda pozitifliğe uyar. Ve dinin sekülerleşmesine mütenasip düşer.

Kısaca din, ister kabul edilsin ister inkar edilsin en başta görünmeye devam etmektedir insanlık aleminde. Modernleşme gerçekte dinin reddini getirmedi diyor Prof. Dr. Yümni Sezer “Sosyolojiden İdeolojiye”sinde. Aksine dinin çoğulculuğuna vurguyu ve tercihin kolaylaşmasını getirdi diye devam ediyor. Dini ferdiliği ileri götürdü. Geleneksel ve kurumsal dinden kaçmayı ve ve uzaklaşmayı doğurdu. Modern toplum dini yok edemedi ama ferdi plana ve kolay ilahiyat seçmeciliğine bağladı. Bir başka bakış açısıyla Pazar ekonomisinin kuralları , burada da geçerli oldu. Küreselciliğin artışıyla dinler arasında diyalog adı altında yeni kültürel izdivaç/evlilik denemelerine de başvuruldu. Fakat olay dini hayattan şiddetli kaçış ve dünyevi hayata geçiş sürekli artmaktadır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
İhsan Görücü Arşivi

Kalben ve fiilen Allah’a yönel

14 Ekim 2025 Salı 00:01

Akıl okulu! Kıssa ve hisse

01 Eylül 2025 Pazartesi 00:01

Eşya değil, ilim ve kitap değerlidir

09 Temmuz 2025 Çarşamba 00:02

Emperyal algı nasıl aşılır?

30 Nisan 2025 Çarşamba 00:00