“İslam toplumu”  özelliklerini hayat yolununun sürecinde yaşayan ve yansıtan millet evladlarının örnekleri durumunda olanların beraberliğinde yaşanan samimiyetin içinde olmak, beraber olmak, ülke meselelerine kafa yormak, çözüm aramak, yaratıcının yüklediği görev bilincinde olmak ne kadar güzel.

Ankara Başkent Öğretmenevinde yapılana Anadolu Eğitim, Kültür ve Bilim Vakfının  “Mütevelli Toplantısı” davetine Konya Şubesi adına katıldım. Toplantının gündemine uygun yapılan paylaşımların, önerilerin, samimi duygularla ifade edilenlerin, tarihe not düşülmesi açısından önemli olduğu düşüncesiyle paylaşmak istiyorum.

İlk olarak şu önemli gerçeği ifade etmek lazım. Anadolu Eğitim, Kültür ve Bilim Vakfı, Sivil Toplum Kuruluşu (STK) olarak, ülke ve dünya gündemine dair yaptığı çalışmalarla, gücünün ötesinde bir performanas sergilediği için, takdiri ve kutlamayı hak ediyor.

40 yıldan beri aynı duygu ve heyecanları paylaşan, zaman içerisinde çeşitli saiklerle savrulan bu nezih insanlar, Anadolu Vakfı çatısı altında -“Savrulmuş bir topluluktan çözüm arayan bir topluluk haline gelmiş olmanın kıymetini bilmeliyiz.” (H.B.) – kıymetinin farkında olarak, “Yeni bir medeniyet inşası yolunda” yapılanma faaliyetlerine katkıda bulunabilmenin yollarını arıyorlar.

Katılımcıların yaş ortalamasına bakıldığında sağlık, ömür ve imkanların sınırlı olduğu gerçeği ile karşı karşıya kalınıyor. Çalışma gayretine, azmine, davaya hizmet kararlılığına bakıldığında “Biz emaneti göklere, yere ve dağlara arz ettik. Onlar onu yüklenmeye yanaşmadılar, ondan korktular da onu insan yüklendi...” (Ahzap 72) ayetinin muhatabı olduklarının bilinci ile, Allah’ın verdiği ömür süresince, takdire şayan heyecan anlayışıyla, hizmet halkasında olmaya gayret ediyorlar.

Kurumsallaşma, teşkilatlanma çalışmalarına yönelik,  “Ülkemizin birlik ve beraberliği için bir maya olmak” (H.B) amacıyla 62 ilde bu güne kadar 140 tan fazla toplantı gerçekleştiren Anadolu Vakfı, son 4 yıl içinde heyecanla, gayretle büyük bir atılım ve değişikliği ortaya koydu.

Mütevelli toplantısına yurdumuzun her tarafından katılanları görünce, bölge toplantılarının önemini, muhataplar tarafından ne kadar önemsendiğini, bu doğrultuda yapılacak olan çalışmaların sürekliliğinde elde edilecek kazanımların, ülkenin hizmetine sunabilme projelerinin önünü açabileceğine bir kere daha inandım.

Eğitim, Kültür çalışmalarının yanı sıra, “Türkiye’nin Temel Meseleleri ve önerilerini içeren proje çalışmaları”  bilimsel çalışmalara katkı sağlaması açısından önemli bir gelişme.

10 ayrı konu başlığı altındaki alanlarında çalışan akedemisyenlerin yer alması ile kurulan komisyonlar, çalışmalarını yı sonuna kadar tamamlayıp hazırlayacakları raporlarını, ilgili kurumlara sunulabilmek amacıyla VAKIF merkezine teslim etmeleri bekleniyor.

Bu çalışmaların önemli olduğu, sonuçları alınmaya başlandığında daha iyi farkedilecektir. Eğitimci olmam hasebiyle, “Eğitim ve Kültür Politikaları”  başlığında yapılan çalışmaların neticesini merakla beklemekteyim.

Devlet hizmetlerinin kalitesi, Sivil Toplum Kuruluşlarınca ortaya konan istek ve önerilerin dikkate alınması ile doğrudan ilgili olduğu gerçeği, artık herkes tarafından biliniyor.

Bu doğrultuda yapılacak olan çalışmaların boşa gitmeyeceğini, ülke için bir görev olduğu bilincinde olan Anadolu Vakfı, ülkenin yeniden yapılanması çalışmalarına katılması önemli bir sorumluluk örneğidir.

Bir gazetecinin –nerede okuduğumu hatırlayamadım – sayfasında paylaştığı bir anektodu sizlerle paylaşmak istiyorum.

“İki gazeteci arkadaş Umre  yapmak üzere Suudi Arabistana gittik. Giydiğimiz elbisenin yakasında, ülkemizin bayrağı dikili olduğundan hangi milletin mensubu olduğumuz kolayca anlaşılıyordu.

Beytullah etrafında, Umre tavafımızı gerçekleştirdikten sonra, yorgunluğumuzu gidermek üzere bir köşede istirahate çekildik. Yorgunluktan uyuya kaldık.

Derken, güvenlik görevlisinin ayaklarımızı dürtmesi ve  “KALK  KALK uyumak yasak.”  uyarısıyle kendimize gelmeye çalışarak, diğer uyuyanları gösterip, bize karşı olan bu tavrını sorgulamaya çalıştık.

Güvenlik görevlisi; “onlar uyuyabilir, siz Türksünüz, UYUYAMAZSINIZ.  Müslümanların başına gelen bütün musibetler, sizin uymanızdan kaynaklanıyor.” İfadesi bizi oldukça etkiledi, günlerce  “UYUYAMAZSINIZ” sözü beynimizi meşkul etti.”

Ülkemiz üzerinde karabulutlar dolaşıyor. Ve;  biz biliyoruz ve inanıyoruz ki, “Rahmet karabulutların arkasında saklıdır.”

“Ötelerin ötesini” görme gerçeği ile hizmet anlayışında olmak, Anadolu Vakfı ve benzer çalışmalara her yönü ile katkıda bulunmak kaçınılmaz bir görev olduğunu unutmamak, “YAŞAYAN ÖLÜ OLMAKTAN” çok daha iyidir.

Bütün yorumlar sizin güzel anlayışınıza emanet.

NOT: Bu yazı Anadolu Vakfı Genel Müdürü Ali Ay beyin telefonuna cevaptır.