Mücahit Uludağ
Mücahit Uludağ Fikrin vakti

Fikrin vakti

Çocukluk, gençlik ve olgunluk derken zaman mı bizi kovalar, biz mi zamanı, genellikle çözemeyiz problemi.

Zamanı heyecan dolu hedeflerimize ulaşmak için doğru kullanmaya çalışırız. Hepsi ideal fikirlerimizi gün yüzüne çıkarmak, inandığımızı davamıza hizmet etmek içindir.

Vakit ne vakit ?

“Fikrin vakti” ifadesi, bir düşüncenin ya da planın hayata geçirilmesi için doğru zamanın geldiğini ifade eder. Bu, bir fikrin olgunlaşması, şartların uygun hale gelmesi ya da fırsatların doğmasıyla ilişkilidir. Yani, bir şeyin gerçekleştirilmesi için uygun anın, fırsatın veya koşulun oluştuğu zamanı belirtir. Çoğu kitleler bu koşulun nasıl oluşacağını, olgunlaşacağını, nasıl sonuçlanacağını hesaplayamaz, bilemez.

Bir fikri hemen hayata geçirmek mümkün olmayabilir; doğru zaman, hazırlık, çevresel faktörler ve fırsatlar göz önünde bulundurulmalıdır. Ayna misali okuma yaptığımda; 200 yıllık toplumsal fikir anlayışımızın da vakti zamanı gelmeyen, oluşum evresini tamamlamayan birçok yapının, hızla fethe Mazhar makamda olduğuna kendini inandırdığını düşünürüm. Yanılmak isterdim. Kendimin de içinde bulunduğu sivil, siyasi, fikri hareketlerde bunu gördüm.

“Fikrin vaktinden” bahsetmek, bir düşüncenin uygulanması için en uygun anı ve koşulları ifade eder.

Sorar mıyız kendimize bugüne kadar hangi düşüncemizin, fikrimizin vakti anı doğru dilimde zuhur edecekti/etmeliydi.

Acep ne kadar vakit vardır hâlâ vuslatın, seherin, buluşmanın, zaferin demine.

Fikrin vakti, her vaktin doğru anlaşılmasına, anlaşılanın yaşanmasına, yaşanılan, uygulanan her anın, zahmet bereketiyle yoğrulmasına mahkumdur, mecburdur.

Sabır;

Sabır, istenilen sonuca ulaşmak için bekleyebilme, zorluklara dayanabilme ve acele etmeden ilerleme, asla durmama, daima yol da olma yeteneğidir. Sabırlı olmak, çoğu zaman sürecin içinde olmayı, hızlı sonuçlar beklememeyi ve çaba göstermeye devam etmeyi gerektirir.

Doğal süreçlere, zamanın akıntısına, doğru insanlarla, doğru mekanlar zuhuruna vakıf olmak gerekir. Kazanmak ve zafer tadına ulaşmak istiyorsak.

Doğru Zaman;

Doğru zaman, bir şeyin yapılması için en uygun anı ifade eder. Zamanlama, fırsatlar, çevresel koşullar ve içsel hazırlık gibi unsurlar bir araya geldiğinde, doğru zaman ortaya çıkar. Bazen yıllar, bazen ömür, bazen asırlardır bu.

Planınız ya da fikrin doğru zamanda harekete geçirilmesi, başarılı sonuçlar elde etmenin anahtarıdır. Tarih odur ki; anahtar da kendisini doğru kilide vuracak, doğru aklı, irfanı, düşünceyi bekler. Sabırla. Zamanla.

Sabır ve Doğru Zamanın İlişkisi;

Sabır, doğru zamanı beklemeyi gerektirir. İnsanlar bazen acele edebilir veya istenilen sonucu hemen almak isteyebilirler, ancak bazen sabırla beklemek ve doğru zamanın gelmesini sağlamak daha verimli bir yol olur. Örneğin, doğru zaman geldiğinde bir eylem veya karar daha büyük bir etki yaratabilir.

Sizce biz bu zaman akımının neresindeyiz? Fikirlerimizin vakti geldi mi? Gelip gelmediğini nasıl anlayacağız?

Sabır, sadece beklemek değil, aynı zamanda hazırlık yapmak, fırsatları gözlemlemek ve zamanı değerlendirmekle de ilgilidir. Sabır ve doğru zaman, etkili kararlar almak, başarılı projeler geliştirmek ve nihayetinde hedeflere ulaşmak için birbirini tamamlayan iki önemli unsurdur.

Düşünmektir, görmektir, duymaktır. Daima çalışmaktır. Yer ve gök arasında sıkışmamaktır. Aramaktır bize yakışan, gençlik ruhunu kaybetmeden hep yolda olmaktır.

Fikrin vaktinden önce zikre dönüşmesini beklemek zamanı boşa harcamaktır. Zamanı okuyamamak, insan için fecaat boyutta bir kayıptır.

Fikirlerinde vakti var. Yürüyerek beklemeli, koşarak dinlenmeli.

Fikirlerin vakti var. Azimle yutkunmalı, yolun adına sabır yolu, yürüyenlere sebat erleri denmeli.

Fikrin vakti var. Vakti var fikirlerin.

Beyan vakti geldiğinde.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mücahit Uludağ Arşivi