Korkut Özal, kardeşi Turgut Özal’a yeni başbakan olarak göreve başladığında bir nasihatta bulunur;

‘Çözebileceğin sorunu yarına bırakma, derhal çöz.

Çözülemeyecek sorunla da zihnini meşgul etme.

Olgunlaşması gereken sorunları ise kamuoyunun gündemine taşı, tartıştır.’  

2016’dan beri sendika olarak üniversite reformu çağrılarımızda en önemli başlık üniversitelerin hem tematik boyutta hem de fonksiyonel boyutta görev önceliklerini tanımlaması gerektiği olmuştur. Bu çağrılarımız, Cumhurbaşkanımızın iradeleri ile talimata dönüşmüş olsa da, yükseköğretim bürokrasisi ve üniversitelerin direnişinde  istenen sonuca ulaşamadı. Sağlık Bilimleri, Teknik/Mühendislik Bilimleri, Sosyal Bilimler, Güzel Sanatlar temalarında üniversiteler kurulmuş olsa da, hala yükseköğretim sistemimizin hakim üniversite yapılanması tematik ve fonksiyonel görev tanımlamaları yapılmamış, her alanda yetkin olmaya çalışan klasik üniversite sistemidir. Yönetilebilir büyüklük gereği bölünen üniversitelerimiz ise farklılaşamamış, birbirinin kopyası üniversitelere dönüşmüştür. Yükseköğretim bürokrasisinin bu tavrının ekonomik maliyeti millet, siyasi maliyeti Cumhurbaşkanımız ve İktidar, toplumsal maliyetini gençliğimiz ödese de, üniversite bürokrasisi mevcut durumdan rahatsız değildir. Üniversite bürokrasisi kampus alanları içinde kurduğu korunaklı yapı ile halinden memnundur, çoğu zaman da sorunların farkında değildir. Yani demek istiyorum ki;

Yükseköğretim bürokrasisine kalsa tematik üniversiteler için de, araştırma üniversitesi içinde yıllarca beklemek gerekir. Yine bu değişim ve dönüşümü başarırsa kamuoyunun baskısı ile siyasi iradenin alacağı insiyatif ile başarılır.

Biz de bu mihvalde kamuoyu vicdanını harekete geçirme adına, tematik üniversiteyi Konya örneğinde tartışmak ve kamuoyunun gündemine taşımak istiyoruz. Yükseköğretimde Reform çağrılı sendikamızın onlarca çağrısı oldu, bu da bir tanesi olsun…

Halen mevcut, Konya’nın tek tematik üniversitesi Konya Teknik Üniversitesi’nin şehrimizdeki teknik ve mühendislik bilimleri alanındaki yükseköğretim kurumlarını bünyesine toplaması lazım. Mühendislik eğitiminin ise ikili kurgulanması lazım;

İlki saha mühendisi yetiştirecek klasik mühendislik programları, diğeri ileri AR-GE Mühendisi yetiştirecek mühendislik programları.

Ardından üniversitenin sanayi ile etkileşim kapasitesini arttırmak için önce Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu’nun hemen ardından Mühendislik Fakültesinin sanayi bölgesine taşınması lazım. Yıllar önce bu amaçla organize sanayi bölgesindeki TÜMOSAN yanındaki tahsisli bölgeyi Konya Teknik Üniversitesi Sanayi Kampusu olarak faaliyete geçirmemiz lazım. Konya sanayicileri Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu için 30-40 Bin m2 eğitim alanını 6-8 ayda yapabilecek potansiyele sahiptir.  Tabi Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu’muzun da içe kapanıklıktan sıyrılması lazım. MYO, öğretim programlarını 1 yıl teorik eğitim, 1 yılı da işbaşında eğitim olarak kurgulamalıdır. Bu Konya sanayinin yetişmiş ara eleman ihtiyacını karşılamasına ve işgücü maliyetlerinin düşürülmesine katkı sunarken, gençlerimizin istihdam imkanlarını da arttıracaktır.  

Ardından ikinci tematik üniversitemiz Konya Sağlık Bilimleri Üniversitesi olmalıdır. Necmettin Erbakan Üniversitesi ve Selçuk Üniversitesine bağlı tıp fakülteleri, diş hekimliği fakülteleri, sağlık bilimleri fakülteleri ve sağlık bilimleri yüksekokulları bu üniversiteye bağlanmalıdır. Bu üniversite ayrıca sağlık bilimleri alanında araştırma üniversitesi standartlarını da fazlası ile karşılayacaktır.

Üçüncü tematik üniversitemiz Tarım Üniversitesi;

Selçuk Üniversitemize bağlı Veteriner Fakültesi, Ziraat Fakültesinin ana omurgasını oluşturduğu, iyi tarım uygulamalarında bölgeye rehberlik yapacak ve tohum/gen ıslahını öncelikli alan olarak belirlemiş bir üniversite…

Dördüncü tematik üniversitemiz ise Eğitim, uluslararası nitelikte İlahiyat, Güzel Sanatlar, Sosyal ve Beşeri Bilimler, Siyasal Bilimler ve Hukuk Fakültelerinin ana omurgasını oluşturduğu Necmeddin Erbakan Sosyal Bilimler Üniversitesi…

Son olarak şehrimizdeki 30’a yakın meslek yüksek okulunu bünyesinde toplayacak olan Uygulamalı Bilimler Üniversitesi;

Bu üniversite, bölgenin ara eleman ihtiyacını gidermeyi ve istihdam odaklı programları öncelemelidir.

….

Böylesi etkisi gelecek yıllara şamil bu öneri, bir çalıştay formatında katılımcı bir anlayışla müzakere edilmelidir.

Yatay büyümenin sınırlarına ulaşmış olan yükseköğretim sistemimizde Konya örneğinde program birleştirme/dönüştürme uygulamaları Türkiye’ye rol model olabilir.

Bir de rektörlüğün kırmızı plaka olmadığını içselleştirmemiz lazım…