Musab Seyithan
Musab Seyithan Amerika, İsrail’i neden kayıtsız şartsız desteklemektedir?

Amerika, İsrail’i neden kayıtsız şartsız desteklemektedir?

Biz, İmamoğlu çetesinin soygunu ve bu soyguna destek vererek sokağa dökülen celladına âşık, mazoşist ve embesil CHP’lilerin suni gündemleri ile meşgul olurken Gazze’de her gün onlarca kişiyi katleden İsrail zulmünü gündemimizden çıkarmasak da arkalara attık.

Siyonist bakanın “Bir buğday tanesinin bile girişine müsaade etmeyeceğiz. Aç bırakarak Gazzelileri ölüme mahkûm edip yok edeceğiz” diyerek alenen savaş suçu işlemesine ve bunu açıkça ilan etmesine rağmen suskun bir dünya ve dünyada barışı hâkim kılmak için var olduğunu söyleyen Birleşmiş Milletler ile karşı karşıyayız. Gazze’de yaşanan bu vahşi barbarlığa karşı bu denli duyarsız bir dünyada insanlığımızdan utanır hale geldik.

Zaman zaman Netanyahu canisine kızıyormuş gibi yapsa da, “Bizim sözümüzü dinlemiyorsun” nameleri ile dünya kamuoyu önünde göstermelik tafralar atsa da, bütün bu caniliklerin arkasında büyük şeytan ABD vardır. Siyonist yahudiler kadar, hatta daha fazla bu Conilerin parmağı vardır. Pekiyi Amerika neden kayıtsız şartsız İsrail’e destek vermektedir?

Bir programda Milli Savunma Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim üyesi Doç. Dr. Hüseyin Alptekin hocayı dinledim. Onun tespitlerine göre Amerika'nın İsrail'i kayıtsız şartsız desteklemesinin gerisinde üç neden vardır.

Bunlardan birincisi duygusaldır. Amerika şu anda hüküm sürdüğü toprakları işgal etmişti. O dönemde burada Kızılderililer oturuyordu. Onlara göre bunlar barbardı. Bunları yok edip orayı yurt edinmişlerdi. İsrail de Filistin'i işgal etti. Onların anlayışına göre bunlar da barbardır ve yok edilmelidir. İsrail'in yaptığı, bir zamanlar Amerika'nın Kızılderililere yaptığıdır. Bu duygusal bağa göre İsrail, bir nevi küçük Amerika'dır.

İkincisi ise sayıları yüz milyonu bulan Evanjelikler. Bunlar, hristiyan siyonizminin güçlü bir akımı olarak 19. yüzyılda İngiltere’de ortaya çıktı ve oradan Amerika’ya yayıldı. 1948’de İsrail’in kurulması ve 1967 Altı-Gün Savaşlarında İsrail’in kazandığı ezici askeri zafer, Eski ve Yeni Ahit’in verdiği haberin gerçekleşmesi olarak yorumlandı. Özellikle Hristiyan Evanjelikleri arasında taraftar bulan hıristiyan siyonizmine göre Amerika, İsrail’e her türlü desteği vererek tarihin doğru tarafında, Tanrı’nın tarafında olacaktır. Kurdukları örgütlerle İsrail lobisine kayıtsız şartsız destek vermekteler.

Üçüncü ve en önemli neden de Amerika'daki yahudi lobileridir. Yahudilerin Amerika’daki tarihi, beyaz adamın kıtadaki tarihi kadar eskidir. 2020 itibariyle Amerika’daki Yahudi nüfusu 7.1 milyonu geçerken, oran olarak da yüzde 2.1’i buldu. Yahudiler gittikleri ülkede ekonomiyi ele geçirerek zengin bir zümre oluştururlar. Lobileşirler. Şu anda Amerika’da en başta geleni; Amerikan-İsrail Halkla İlişkiler Komitesi (AIPAC)’dir. ABD Meclisi ve Senatosu nezdinde lobi faaliyetlerinde bulunmaktadır.

Bunun yanında Amerikan Girişimcilik Enstitüsü, Hudson Enstitüsü, Orta Doğu Politikası için Washington Enstitüsü gibi yeni-muhafazakâr (Neo-Con) politikaların geliştirildiği düşünce kuruluşları da "İsrail Lobisi"nin entelektüel kuruluşları olarak finanse edilmekte ve çalışmaktadırlar.

Amerika'ya başkan olacak birinin mutlaka İsrail yanlısı politikaları olmalıdır. Bırakın desteklememeyi bu konuda tarafsız birisi bile olsa onun seçilmemesi için onunla ilgili her türlü karalama ve kaset çalışmaları yaparlar. Amerikan toplumu kirli bir toplumdur. Sübyancısı, fahişelerle düşüp kakanların çoğunlukta olduğu, kadın ticareti ve diğer ahlaksız ilişkilerin yaygın olduğu bu ülkede, haber ve kasetlerle İsrail yanlısı olmayan adayı yıpratma kampanyaları yaparlar. Onun karşısındaki adayın seçim çalışması için astronomik bağışlarda bulunurlar ve kazandırırlar. Yani Amerika'da seçimi adaylar kazanmaz, adayları İsrail'e desteğine göre yahudi lobileri kazandırır.

İşte bu üç nedenden dolayı Amerika, İsrail'i kayıtsız şartsız desteklemektedir.

Eski ABD Başkanlarından Richard Nixon, Başkanlığı sırasında yaptığı bir söyleşide: "Arapların benim dış politikalarım konusunda bazı haklı şikâyetleri olsa da, onların da anlamaları gereken bir hakikat vardır ki o da, Amerika'daki musevilerin tüm bilgilendirme ve propaganda mekanizmasını kontrol ettikleri, büyük gazetelerin, film endüstrisinin, radyo ve TV'nin, büyük şirketlerin bir güç olarak nazarı dikkate alınması gerektiğidir" demişti.

Nitekim 2010 yılı sonunda yapılan Amerikan Temsilciler Meclisi seçimlerinde finansman desteğini kaybetmek istemeyen ABD Başkanı Obama da, İsrail Başbakanı Netanyahu ile iyi geçinmek için, yeni Başkan seçildiğinde İsrail'den talep ettiği, Filistinlilerin arazilerini zorla ellerinden alıp oralarda Yahudi yerleşimlerine son vermelerinden vazgeçmiştir.

Amerikan’ın bir önceki Başkanı olan Joe Biden, senatör iken 1986 Mayıs ayında Amerikan Kongresinde, Amerika’nın İsrail’e her yıl yaptığı 3 milyar dolarlık askerî yardımı savunduğu konuşmada şöyle demişti:

Orta Doğu’ya bakarsanız, İsrail’i destekleyenlerimizin ki, burada çoğumuz İsrail’i destekliyor, bu desteğimiz için mazeret beyan etmeyi bırakması gerekiyor. Herhangi bir mazeret bulmaya gerek yok. Bu bizim yaptığımız en iyi 3 milyar dolarlık yatırım. İsrail olmasaydı, Amerika bölgede menfaatlerini korumak için bir İsrail icat edecekti.”

Onun içindir ki İsrail, “Küçük Amerika”; Amerika da “Büyük İsrail”dir.

İki buçuk milyon İsrail’in hakkından bir buçuk milyarlık İslam dünyası gelemiyor” diyenler, olaylara at gözlüğüyle bakanlardır. Paramparça edilmiş ve başlarına kukla liderler yerleştirilmiş bir İslam dünyasını, organize çalışan İsrail-Amerika ittifakını ve onlara Avrupa birliğinin desteğini görmeyenler, köy kahvesi ağzıyla konuşanlardır. Unutmayalım ki onlar güçlü olduğu için galip değiller, Müslümanların dağınıklığından dolayı onlar güçlü görünmektedir. Dünya Müslümanları bu gerçeği görüp özlerine döndüklerinde, tek millet olan küfür, girecek delik arayacaktır. Duyarlı Müslümanların gayretiyle Rabbim kıyamet öncesi o günleri de gösterecek ve dünya bir kez daha zulme son verip adalete doyacaktır inşallah.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Musab Seyithan Arşivi