Söz verilmiş eylemler gibi, ateşe tutulmuş birkaç kibritin yere düşmesiyle olan, o yangının başlaması gibi.

Kısalmış bir kabandan sökülmüş düğmelerin de ateşe karışması, alınan ve verilen yaşamın faydasızlığının farkına varılması, görmek ve fark etmek.

Toz bulutları ardına saklanmış beyaz inciler yangının tanıkları olurken kaçmak, sessiz bir kıvılcım olmak, en sessiz ancak en diri olanına dönüşmek. Tekrar ve tekrar yanmak. Yavaşça kıvılcımın ateşi olup çürümeye, parçalanmaya başlamak. Bir kıvılcımken yanmak, bir yangınken kıvılcım sanılmak.

Koskoca bir boşlukta sönmek, yalnız ve derin. Bir barut papatyalar içerisinde, sessiz ve karanlık.

Aydınlığa, saflığa, sığınış, çırpınış. Mateminde boğulanların arasına kısılmak, aidiyete kaçışa dair bir feryat.

Her şey ve her şey, varlık ve yokluk.

Açılmayan ancak görülen bir ilmik, yaşamak ve de kaçmak.