Necmettin Şimşek
Necmettin Şimşek Kontrolsüz Güç, Acizlik Getirir

Kontrolsüz Güç, Acizlik Getirir

* 4 Yılda bir belirlenen belediye emlak rayiç bedelleriyle birlikte yeni bir emlak vergisi dönemine başlıyoruz, herkese hayırlı olsun. Belirli bölgelerinde rayiç bedellerin 10-15 kat artmasıyla emlak vergileri de 10-15 kat artacak. Emlak vergisindeki bu artışın fahiş olduğunu düşünüyor iseniz itiraz için son gün pazartesi 8 Eylül 2025'e kadar dava açma hakkınız bulunuyor. Muhtarlar biliyormuş, bilinçlendirmişmiş. AKP yerel yönetimlerden sorumlu M.Demir 2026 yılında uygulanacak emlak vergilerinin, gerçek piyasa şartlarını yansıtmayan rayiç bedel artışlarıyla vatandaşımızın sıkıntıya düşmesine ASLA izin vermeyeceğiz dedi.

* İstanbul’da en dikkat çekici artışlar Küçükçekmece’de, Beylikdüzü ve Başakşehir’de oldu. Cengiz Sokak’ta 4.000TL olan metrekare birim değeri 60.000TL’ye çıkarak %1.400 artış oldu. Beylikdüzü Gürpınar’da metrekare birim değeri 475TL’den 9.670TL’ye yükseldi, bu da yaklaşık %1934 artış demek. Başakşehir Ziya Gökalp’da ise değer 1.134TL’den 65.000TL’ye çıktı ki bu da %5.637 oranında devasa artış oldu. Maltepe Atatürk Caddesi’nde %642, Süreyyapaşa Caddesi’nde %692 oranında artış oldu. Beykoz Kanlıca Mihrabat’ta 1.812TL olan metrekare değeri 18.000TL’ye çıkarak %893 artış oldu. Çubuklu Mahallesi Hidiv Kasrı çevresinde %934 artış yaşandı.

* Gayrimenkul yani ev, işyeri, arsa veya arazi servettir. Vergi halktan 3 şekilde alınır, servet veya servetlerin transferinden, emlak vergisi, değerli konut vergisi, veraset ve intikal vergisi olarak, gelirden, gelir vergisi, kurumlar vergisi olarak, son olarak ise KDV, ÖTV, damga vergisi, harçlar olarak herkesten alınır. Emlak vergisi, servet vergisidir. Ev, arsa, arazi, işyeri değeri üzerinden her yıl belirli oranda bir emlak vergisi ödenir. Emlak vergisi belediye gelirleri arasındadır, dolayısıyla ödenen bu vergi ilgili belediyeye gider. Büyük bir miktar artış açıklanabilir bir artış değildir, vergi tahsilatı düşecek ve vergi mükellefiyle belediyeleri, vergi daireleri birbirine düşecek. Aynı konuda aynı amaçla 2 kez vergi alınması verginin temel ilkelerine aykırıdır. Bu uygulanırsa vergi ilkeleri ayaklar altında olacak. 1 Koyundan 2 post çıkmaz. Rayiç bedellerin gerçekten çok yükselmiş olması karşısında bu oranları daha düşük belirlemek doğru olmaz. O nedenle bu belirlemeler yerindedir. Buna karşılık bu yeni belirlenen değerler üzerinden hesaplanacak vergiler toplumsal sorunlar yaratacak. Değerli konut vergisi aynı konuda ikinci bir vergi anlamına geldiği ve vergicilik ilkeleriyle bağdaşmadığı için tümüyle kaldırılmalı. Emlak vergisi oranları mevcut oranların dörtte birine düşürülmeli. Gayrimenkul alım satım vergisi oranı da aynı şekilde mevcut oranın dörtte birine düşürülmeli. Değerli konut vergisinin kaldırılmasıyla devlet açısından doğacak gelir azalmasını gidermek için emlak vergisi tahsilatından genel bütçeye onda bir oranında aktarma yapılmasını içeren bir yasal değişiklik yapılmalı. Servetler üzerinden, emlak vergisi dışında, bir vergi alınması düşünülüyorsa o zaman bunu zaten beyan edilmiş, oradan elde edilen gelirin vergisi ödenmiş servetler üzerinden değil beyan edilmemiş, gösterilmemiş servetler üzerinden almak gerekir. Bunun da yolu servet bildirimi ve gider bildirimi sisteminin geri getirilmesidir. Bu şekilde saklanmış, geliri beyan edilmemiş servetler yakalanır ve vergisi alınır. Bu düzenlemeler yapılmadan bu rayiç bedellerle yola çıkılır ve bir yandan emlak vergisi bir yandan da değerli konut vergisi alınırsa sonuç ikinci bir varlık vergisi faciası olacak.

* Futbol izlemem ama futbola endüstri olarak bakarım. Bu yıl ne oldu futbola. Yaz transfer sezonu 3 büyüklerin milyonlarca euro harcadığı bir çılgınlığa dönüştü. Türk futbol tarihinin en pahalı 5 transferi de bu yaz yapıldı. Süper Lig'de toplam 378 transfer yapıldı. Bu transferler için 320 milyon euro bonservis bedeli harcandı. Kulüpler 356 futbolcuyla yollarını ayırırken, bu transferlerden de 157 milyon euro gelir elde etti. Galatasaray, geçen yıl kiralık olarak kadrosuna kattığı Nijeryalı Osimhen'in bonservisini Napoli'den 75 milyon euro karşılında alarak Türk futbol tarihinin en pahalı transferine imza attı. Monaco'dan 30,75 milyon euro ödeyerek renklerine bağladığı Singo, Galatasaray tarihinin en pahalı 2. transferi olurken, Trabzonspor'dan 27,5 + 3 milyon euro bedelle transfer edilen Uğurcan’da kulüp tarihinin en pahalı 3. transferi oldu. Transferde yaklaşık 135 milyon euro bonservis bedeli ödedi. Uğurcan Çakır dünyanın en pahalı 9. kalecisi oldu. Fenerbahçe'nin rekor ödeme Kerem’e, milli yıldız için 22,5+2,5 milyon euro ödemeyi kabul etti. Salzburg'dan transfer edilen kanat oyuncusu Nene'ye 18+4 milyon euro bonservis ödenirken, kaleci Ederson'a 15, Asensio'ya ise 7,5 milyon euro ödendi. Brezilyalı file bekçisine yıllık 11 milyon euro maaş ödeneceğini açıkladı. Kiralık olarak kadroya katılan Duran'ın bir yıllık maliyetiyse 25 milyon euroyu buluyor. Dünyada çok az futbol kulübü, Türkiye'nin en iyi kulüpleri kadar harcama yapıyor; özellikle de Süper Lig'in Avrupa'nın en çok kazanan ligleri arasında 10. olduğu düşünüldüğünde, bu şaşırtıcı. Dahası, Türk kulüpleri transferlerden nispeten az kazanıyor ve ağır bir borç yükü altında. Paradoksal bir şekilde, kulüplerin yıldız oyuncuları karşılayabilmesinin bir nedeni Türkiye’nin ekonomik sıkıntıları olabilir. Enflasyon %85’e kadar tırmanmasına rağmen uzun süredir faiz oranları düşük. Galatasaray, Şampiyonlar Ligi’nden 32 milyon euro kazandı; 3 büyük İstanbul kulübü ise geçen sezon Avrupa Ligi maçlarından topluca 45 milyon euro elde etti. Yüksek maaşları euro cinsinden ödenen elit oyuncuları bir yıllığına kiralamak akıllıca. Bu sayede kulüpler, uzun vadeli yükümlülükler eklemeden Avrupa kupalarında daha ileriye gidip daha fazla euro kazanabilecek.

* Sonuç olarak, borca dayalı, üretimden uzak, günü kurtarmaya odaklı, şeffaflıktan uzak bir yapı içerisinde yapılanlar belli. Bunu sadece futbol olarak değerlendirmek yanlış olur. Yöneticiler, kulüplerin geleceğini kişisel prestij uğruna riske atıyor. Başarısızlık ise cezasız kalıyor. Trafik cezaları derken emlak vergisindeki matematik hatası ülkece matematik ve mantığa ne kadar ihtiyacımız olduğunu hatırlatıyor. Kontrol edemediğimiz ekonomi bizi ne hale getirdi.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Necmettin Şimşek Arşivi

Kürk Mantolu İkrah

05 Aralık 2025 Cuma 00:00

Nas ve Kıyas

28 Kasım 2025 Cuma 00:03

Sütten Çıkma Ak Kaşık

21 Kasım 2025 Cuma 02:20

Kış karanlık saatler

07 Kasım 2025 Cuma 00:02

Kamu Özelleşmesi

24 Ekim 2025 Cuma 00:00

Enflasyon külliyen zarar

17 Ekim 2025 Cuma 00:04

Müşkülpesent

10 Ekim 2025 Cuma 00:01

2025 yobazları

03 Ekim 2025 Cuma 00:03