Sakin ol, sinirlerine hakim ol
Git gide bencilleşiyoruz. Sadece ben önemliyim ben haklıyım. Kendimi iyi hissedeyim yeter gerisi çok ta önemli değil, diye düşünüyoruz.
Bana karşı yapılan yanlışların cezasını ben veriyim dünya gözüyle acı çektiğini görüyüm . Bedelini ödeteyim derdindeyiz . Biraz kötü müyüz neyiz.
Oh olsun, hak etti ,ben gerekeni yaptım ,iyi oldu ,içim soğudu, şimdi rahatladım ; derdindeyiz. Komşuluk ilişkilerinde ,alışverişte, trafikte ,otobüste, işyerinde, yuvamız dediğimiz aile içinde ,kısacası her yerde şiddet var boyutu da gün geçtikçe artıyor. Olan olaylar karşısında bu nasıl vahşet dedirten haberler ekranlara yansıyor. Bu çok acı. Sinirliyiz. Öfkeliyiz. Motosikletli sürücü aynasına çarptı diye arabasını üzerine sürüp hastanelik eden kişi nasıl bir duyguyla hareket etmiş olabilir Yol verme kavgaları , sabırsızca sürekli basılan kornalar, bağrışlar çağrışlar gerek var mı ki bunlara. Sonunda ne olacağını bilmeden girilen kavgalara gerek var mı?
Geniş kapsamlı düşünebilsek hiç değmeyecek şeyler için kırıyoruz birbirimizi. O an nasıl bir öfke gözümüzü bürüyorsa kör olmuşçasına , sinirle hareket edip bir cana kastedebiliyoruz.
Telafisi mümkün olmayan şeyler yaşamamak için ;sakin olmalıyız sakin kalmalıyız.. Pişman olacağımız şeyler yaşamamak için aniden öfkeyle hareket etmemeliyiz. Durup salim kafayla düşünmeliyiz. Kendimize ve karşımızdaki insanlara zarar vermeden çözüm yolları üretmeliyiz. İletişime geçmeliyiz. Karşılıklı, sakin, ılımlı iletişim mutlaka doğru yolu gösterir. Çıkar bir yol vardır. Yeter ki o yolu bulmak isteyelim. İnsanoğlu yaradan tarafından çok güzel vasıflarla donatılmışız. Konuşabilme, derdini anlatabilme, akıl yoluyla sorunlara çözüm bulabilme yeteneği . bu yetenekleri kullanmalıyız.
Unutmayalım son pişmanlık fayda etmez.