Alper Doğan

Alper Doğan

Kırk Satır mı, Korona mı, Lgbt mi, Muhalefet mi ?

Kırk Satır mı, Korona mı, Lgbt mi, Muhalefet mi ?

Korona’nın yol açtığı kaos bir nevi Şizofren turnusolu etkisi yaptı ve bir faydası olmamakla birlikte bazı şeyleri bir kez daha yakından görme fırsatı yakaladık. Geçen Cuma, Hacı Bayram Camii’nde, temsili Cuma namazını kıldıran Diyanet İşleri Başkanımız hutbede Eşcinsellerden bahsetti ve ne ilginçtir Eşcinsellerden önce başka bir takım “insanlar”ayaklandı !

Hutbede Müslümanlara “inancımızave neslimize zarar veren sapıklıklardan uzak durun” çağrısında bulunarak dinimizin Lûtîliği yani Eşcinselliği lanetlediğini Kur’an’dan bahisle vâz’eden,Zina’nın da haram olduğuna değinen Ali Erbaş zaten görevine matuf olan şeyleri halkına anlatmış oldu. Bu gayet normal ama burası Madagaskar olmadığı için o meş’um zevatın canı yandı, bunun üzerine İnsan Hakları Derneğiadeta Eşcinseller Teşkilatı gibi bu sapıklığı savunarak Lgbt’nin kurumsal avukatlığına soyunduDiyanet İşleri Başkanı hakkında “nefret söylemi” diye suç duyurusunda bulunarak görevden alınmasını istedi.

Ne cesaret değil mi, Hırsızın evinizi soymaya kalkışırken kendisine engel olmanız sebebiyle sizi mahkemeye verdiğini düşünün,düşünün, işte tıpkı böyle bir şey…

Ardından yine her zaman olduğu gibi ülkece ikiye bölündük ve Muhafazakar, Milli ve Yerli Vatansever güçler Diyanet işleri Başkanını savunmaya geçerken, Yavuz Hırsızlar bir iken üç-beş-on oluverdiler. Tabi bu işlerin kompetanı sayılabilecek amiral gemileri Chp,Hdp ve bunların güdümündekiSoLcular, Kemalist, Ulusalcı, Laik ve Atatürkçü olduğunu iddia edenlerle bir kısım yurdum insanı da sahaya doluştular.

Sonrasında bir gazetenin manipülasyonuyla, olay önce Akpartiye oradan da şu paçavra İstanbul Sözleşmesine geldi ve altı haftadır evde kalan milletin kafasını bulandırma çalışmaları başladı.

Peki ama bu LGBTnedir yani Lezbiyen-Gay-Biseksüel-Transseksüel denilen insan türü nedir, nereden gelmiştir, ne isterler?

Çoluk-çocuk her haltı bildiğimiz için “kesme-biçme-oyuk açma” kısmını pas geçiyorum, ben 55 yaşımdayım, Ankara doğumlu bir İstanbul çocuğuyum. Bizim yaşadığımız 80-90’lardabu türeve bizde ve dünyada Homo denilirdi, daha sonra Homoseksüel denilmeye başlandı sonra da Gay “Gey” denildi. Bu kavramların “nahoş”luğundan olsa gerek, bunlar bir Kültürel Devinim yaşadı ve LGBT oluverdiler.

Tabi işin olgusal boyutu bu ama bizde her işin bir de algısal boyutu vardır ve bazen olgusal boyuttan daha ağır basar. Nitekim 1950’lerdeoyuna gelip attığımızimzalarda kötü yola düştüğümüz ortadayken geçen hafta şu malum Lgbtgoygoyunu başlatıpAkparti’ninLgbt ‘nin önünü açtığı yalanını ortaya atan paylaşımlarda yine Kemalist kafa, yineMilliyetçi-Mukaddesatçı vizyondan kopmuş bir kısmı kaçakFetöcülerle irtibatlı hazımsız tipler görülüyor !15 Temmuz'da birçok kripto kaybederek yedikleri darbenin acısını akıllarısıra böyle belaltı muhalefetle,Chp’ye ve kısmen Hdp’ye lojistik destek amacıyla çalışarak tatmin peşinde olmaları da hep bu yüzdendir.

Ha, biz onlar gibi körümgözüneherşeyi savunmayalım, hatalarımız oldu, konjonktürel açıdan bunlar zaten olacaktı o ayrı ama yazılanların da çoğu yalan ve manipülasyon !

Bunu anlamak-öğrenmek için artniyet ve suizanlarımızı bir kenara bırakarak basit araştırmalar yapmak hiç de zor değil. Parametreler ve örnekler de çoktur mesela "sanat güneşimiz" Zeki Müren, ben 5 yaşımdayken rahmetli babamın gazinolarında Ankara Şato Yazar ve Gazino Tokyo’da mini etekle sahneye çıkardı !

Allah rahmetli babamın taksiratını affetsin, tevbe etti hayatının kalan yarısınıRabbine kullukla geçirdi ve rahmet’i Rahmana kavuştu.

Aynı Zeki Müren ben 80 İhtilalinde Liseye giderken yazdığı bir yazıdaGey'lerin haklarından bahsediyor, gazetelere bu şekilde mülakat veriyordu. Bülent Ersoy aynı şekilde popülerdi, Devlet ricali sahnenin en önünde bunları dinlemeye-seyretmeye ailesiyle giderdi. Taksim’de, Harbiye'de, ülkenin belli yerlerinde bunlar vardı.

Geçtik bunları, Google'a veya Wikipedi'ye baksanız her detay görülebilir, adamların (cinsleri herneyse) 1950'lerden beri ülkemizde faal oldukları biliniyor ve o dönemde yapılan uluslararası anlaşmalarla belli hakları bulunuyor. 1985'de partilerde görev alıyorlar, Devlet herşeyi biliyor, 1993'de ilk Derneklerini kurmuşlar, 1994'de başka dernekler kurmuşlar, ilk Yürüyüş iznini Akpartiden 10 yıl önce 1993'de almışlar ortalık karışmış ve daha birçok faaliyette bulunmuşlar.

90’lardaOdtü’de, Boğaziçi’de Öğrenci Dernekleri-Örgütleri kurmuşlar. Akademisyen, Milletvekili adayı, olmuşlar, İsimleri, faaliyetleri, sanat, müzik, film, politika, iş dünyasında kimlerle düşüp kalktıkları sır değil herkes-herkesi biliyor…

Bu haberdeki manipülasyonlar yani çarpıtmalar nerede biliyormusunuz, mesela ilk Dernek, ilk Nikah, ilk Otel hepsi yalan ve manipülasyon. En basiti 6251 sayılı Yasa deyip duruyorlar, yahu buLgbt Yasası değil, Aile ve Kadına Şiddet Yasası ve sonrasında da şu biran önce lağvedilmesi-revize edilmesi elzem olan ucube İstanbul Sözleşmesinden bu yasaya eklentiler getirilmiş! İyi mi hayır değil tabi ki ama konunun detaylarına inmezden önce şöyle bakılmalı, bu tür insanımız onbinlerce belki yüzbinlerce ve hepsi de bizimle aynı haklara sahip Türkiye vatandaşları.

Şimdi bunlar saldırıya uğradığında davaya bakan Hakim-Savcı neye göre karar verecek? Homoseksüel adam öldürmüş, ya da adam Homoseksüeli yaralamış veya Lezbiyen beraber yaşadığı evdeki Kadını vurmuş ya da Adam oğlunun gırtlağını Gay oldu diye kesmiş, bunların hepsi gerçekten defalarca olmuş ve oluyor…Sen Hakim ol, bu davada Homoseksüelin öldürdüğü adamın davasında karar ver, ne yapacaksın ben bu davaya bakmıyorum “bananelan” mı diyeceksin, işte o Kadına yönelik şiddete dair kanuna Lgbtiçinde eklentiler yapılmış olayın mantığı bu.

Yok efendim Meşçid denilen Dernek kurmuşlar Müslümanmış, Nikah kıyıyorlarmış, ulan adamları (ya da hangi cinsseler) bunu hatırlamayan var mı 6-7 sene evvel bir yat kiralamış eğlenip geziyor nikahlandık diyorlar, ortada ne Nikah var ne Memur seni de böyle yiyorlar hepsi bu, üçkağıtçılar haberi böyle veriyor millet de inanıyor. İlk Dernek 93'de kurulmuş oysa "senin deyiminle Akp" 2002'de iktidara gelmişNamussuz!

Kaldı ki Dernekler Kanunu açık, birçoğumuz derneklerde kuruculuk-üyelik yaptık, yedi kişi aynı sosyal amaçla biraraya gelip kar amacı gütmeden adres göstermek kaydı şartıyla ve yürürlükteki kanunlara dair kriminal bir faaliyete girişmedikçe Dernek kurabilir, kanun bunu söylüyor, bunlar da vatandaşlık hakkıylaselahiyetinikullanıyor!

Bu Gey’ler burayı Dernek diye açarken Umumhane yapacağız demiyorki, ha diyorsa sen de sorumlu vatandaş bilinciyle rüzgara tüküreceğine ve at gözlüğü takarak ülkeni yönetenlere söveceğine git şikayet et !Yedi tane Homoseksüel ve Sevici Lezbiyen biraraya gelip Sosyal haklarımızı kanunlara karşı gelmeden savunacağız diyor da sen ülken için, halkın için,  geleceğimizin teminatı çocuklarımız için ne yapıyorsun ?

Bir başka paradoks'da şurada, Lgbt'yisadeceChp,Hdp, SoL, Kemalist, Laik ve Atatürkçü geçinenler savunuyor,Milli Görüşçü geçinen Saadet Partili kardeşler de ne hikmetse bunlarla her konuda birlikte hareket edip iş bu Lgbt konusuna gelince onlara değil Akpartiyesaldırıyorlar !

LutAleyhisselamın kavmi yokedildi ve o zihniyet kıyamete kadar lanetlendi çünkü sapıklık üzereydiler ama onlar dahi ikiyüzlü değillerdi…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Alper Doğan Arşivi
SON YAZILAR