Kıymetli okurlarım geçen hafta Allah’a karşı yapılan ikiyüzlülüğü riya ve riyakarlık başlığı ile yazmıştım. Bu hafta da insanların birbirlerine yaptıkları ikiyüzlülüğü yazacağım.

        Hayatımıza sanal alem diye bir kavram girdi. İnsanlar birbirlerini bu alem aracılığı ile ziyaret ediyorlar. Bu alem üzerinden sohbet ediyorlar. İnsanlar birbirlerinden kaçıyorlar, ziyaretlerine gitmiyorlar. Ama birbirlerini sanal alemden takip ediyorlar. Bu sanal alem o kadar içimize girdi ki bebek doğuyor daha anasının karnından çıkmadan resmi sanal alemde. İnsanlar pikniğe gidiyorlar resimleri sanal alemde. Birbirlerini ziyarete gidiyorlar oturdukları, kalktıkları,  yedikleri, içtikleri, hepsi sanal alemde. Adam ağıza alınmayacak bariz küfürler ediyor, bu küfürlerin hepsi sanal alemde. Biri sanal aleme bir resim atıyor, diğerleri bu resmi beğeniyor. O resmi sanal aleme atan bu beğenme sayısına  göre kendisinin değerli ve değersiz olduğunu anlıyor. Bütün bunlar bana çok saçma , ikiyüzlü ve samimiyetsiz geliyor. Eğer bir arkadaşınla , eşinle dostunla, konuşmak istiyorsan açarsın telefonu hal ve hatırını sorarsın. Sanal alemde konuşmak ne oluyor.

       Bir de bu alemin üç kağıtçı, sahtekar tipleri var .Adam 50 yaşında, koyuyor 20 yaşındaki resmini sanal aleme kendini 20 yaşında gösteriyor 18 20 yaşındaki kızlarla çetleşiyor. Gençlerde bunlara kanıyorlar.  Peki niye kanıyorlar? Çünkü birbirlerini görmüyorlar ki hepsi sanal, hepsi yalan, hepsi dolan.

       Belinden aşağısı tutmayan bir genç kız, tekerlekli sandalye ile geziyor, koyuyor sadece kafasının resmini sanal aleme , gençlerle çetleşiyor. Gençleri kendisine aşık ediyor. Gençler birbirleriyle sanal alemde tanışıyorlar, çetleşiyorlar, konuşuyorlar, birbirlerini seviyorlar. 3 sene çetleşiyorlar, evlenmeye karar veriyorlar. Evleniyorlar ama 3 ay sonra ayrılıyorlar. Peki niye ayrılıyorlar? Çünkü birbirlerinin aradıkları eş olmadıklarını anlıyorlar. Bu tanışmalar, çetleşmeler , konuşmalar, sevmeler hepsi sanal alemde, gerçekle hiç alakası yok. İnsanlar kendilerini sanal alemde oldukları gibi değil farklı gösteriyorlar.

      Şöyle bir Atasözümüz vardır:”Karının kırığını eve kocası, bacının kırığını eve kardaşı getirir” diye.Şimdi kırığı eve getirmeye gerek yok. Kırıklar elimizdeki telefonların için de. Allah akıbetimizi hayr eylesin.

     ALLAH bütün gençleri sanal alem, yalan alem belasından korusun. Amin. Selam Ve Dua İle