Hamdi Bağcı

Hamdi Bağcı

Bayramınız mübarek olsun

Bayramınız mübarek olsun

Mazi karşımda silüeti silinmiş bir hatıra tablosu gibi duruyor. Onlarca gelgitin ortasındayım sanki. Dalgalar savuruyor, savruluyorum, savruluyorum fakat bir noktada karar kılıp duramıyorum. Çağın bütün hengamesi üzerimizde bir yük sanki. Böyle bir zamanda, böyle bir günde, böyle düşünceler içindeyken Bayram Yazısı yazacağım…

Biliyorum çok meşgulsünüz ve biliyorum ki artık insanların iyi şeylere ayıracak zamanı yok ama yine de ben size anlatayım… Oruç tuttuk, fitre verdik, namazlarımızı kıldık, Allah kabul etsin ve son olarak da Ramazan’la ilgili şunu yapın; Kendinize 1 saat zaman ayırın. Oturun, yalnız olun, sessiz bir mekân olsun ve düşünün… Bir Ramazan geçti ve fakat nasıl geçti? Bir yıl geçmiş oldu aslında, geçen yıl Ramazan ve bu yıl Ramazan… Evet bu Ramazan biterken Ramazan öncesinden siz farklı bir insan mısınız? Artık mesela haksızlığa haksızlık diyebilecek misiniz? Yardım yaptınız mı bu Ramazan? Bir yetimin başını okşadınız mı? Daha huzurlu hissedebiliyor musunuz kendinizi? Sizi Ramazan günahlardan uzaklaştırabildi mi? Yanlışlardan uzaklaştırabildi mi? İyiliğe, güzelliğe sevk edebildi mi? Daha güvenilir, daha adil bir insan yaptı mı? Devlet malı yiyenler ve fakat oruç tutanlar “artık devlet malı yemeyeceğiz” diyebiliyor mu? Yalanla, taklayla mal kazanan ve fakat oruç tutan tüccarlar artık haksızlık yapmadan satış yapabiliyor musunuz? Önceliğine çok kazanmak yerine daha iyi olmayı, daha adil olmayı, daha helal kazanmayı, daha bereketli bir sistem oluşturmayı koyabildiniz mi? Trafikte kargaşa oluşturan ve fakat oruç tutan arkadaş, Ramazan sana dokunabildi mi? Artık trafikte insanlara zarar vermeden araç kullanabiliyor musun? Yaya geçidinde yayaları önemsemeyen ve fakat oruç tutan beyefendi, hanımefendi, artık yaya geçidindeki insanları görebilecek misin? Yaya geçidinde yayaların geçmesini bekleyebilecek misin? Eşine kaba davranan, çocuklarına kaba davranan baba, artık eşinin de çocuklarının da bir gönlü olduğunu anlayabilecek misin? Malı da mülkü de aslında beraber kazanıyorsunuz, bu anlamda daha saygılı, daha hürmetkar, daha naif olabilecek misin? Mesela mutfakta yemek yaparken, bulaşık yıkarken artık eşine yardım edebilecek misin? Bu konular ve buna benzer konularda bir mesafe katetmişseniz, size helal olsun, yok bu konularda hiçbir mesafe katetmemişseniz, hala hayatınızdaki bütün unsurlar eski tas eski hamam, devam ediyorsa, bence kendinize acıyın, zira ziyan olanlardan olma tehlikeniz var.

Neticede Ramazan bizi daha iyi bir insan yapabildi mi? Ramazan’dan nasiplenebildik mi? Ramazan ufkumuzu açabildi mi? Ramazan başlarken ile Ramazan biterken aynı insan mıyız? Bunları bir düşünün lütfen, bir bakın, daha az hak yiyen, daha çok paylaşan, daha çok insanı, canlıyı düşünen, daha çok sevgi dolu bir insan olabildik mi bu Ramazan’da? Daha az günah işleyen biri olabildik mi? Yoksa hala tavuk gibi miyiz? Biliyorsunuz tavuğun yemini karnı acıkıncaya kadarmış…

Neyse işte neticede bir tefekkür yapalım dostlar, bir düşünelim. Bakın dünya günden güne daha kötü bir yer olmaya doğru gidiyor. Ve biz Müslümanlar bu gidişin karşısında hiçbir şey yapamıyoruz. Daha doğru bir ifade ile bu kayboluşun karşısında yapabileceğimiz tek şey oruç tutmak, namaz kılmak, umreye gitmek oluyor ve bu ibadetlerde bizim hayatımızı imar edemiyor, buna müsaade etmiyoruz. Biz değişmeliyiz, iyileşmeliyiz, gelişmeliyiz ki çevremizden başlayarak bir değişim, iyileşme ve gelişim dalga dalga büyüyen etki oluşturabilsin.

Zamanın vahşet çığlığı çok yüksek desibelli, onun için biliyoruz ki bizlerin sesi duyulmuyor, bu beynelmilel kargaşada sesimiz duyulabilecek kadar çıkmıyor. Ama yine de bizler insanları iyiye, doğruya, tefekküre çağırmalıyız, diye düşünüyorum ben. Ey iman edenler Allah’a gerçekten iman edelim, Allah’ımızı tanıyalım, yarattıklarını görelim, şu dünyaya bir bakalım, denizlere bakalım, yaratılışın muhteşem görkemini görelim, evrene bakalım, boşluktaki hiçliğimizi, hiçlikten aşk ile neşvünema bulacak ölümsüzlüğü görmeye çalışalım.

Kargaşa çok, gürültü çok, çamurlaşmış bir dünya, insanın kıymeti kalmamış, değer ölçüleri değişmiş, paradan değerli başka bir şey kalmamışlığında dünyanın, biz inatla insanlığımızla, merhametimizle, sevgimizle, adaletimizle, yanlışa yanlış diyebilen yiğitliğimizle durmaya çalışalım. Kuran okumak Arapça söz yığınlarını nameli söylemek değildir, Kuran’ı anlayalım, yeniden anlayalım, Kuran’ın bize dediklerini bir daha keşfedelim, Kuran’ı bir kere daha keşfedelim, Rabbimizin çağları aşıp gelen mesajında bize ne buyuruluyor? Nasıl bir yaşamdan Rabbimiz razı olacak? Bunu tekrar keşfedelim, iyi olalım, düzgün olalım, adil olalım, yardımsever olalım, çevreci olalım, ağaç dikelim, güzel düşünelim, güzelliği geliştirelim. İşte Ramazan böyle mübarek olur gibi geliyor dostlarım bana…

Kimseyi incitmeyelim, sevelim, sevilelim, dünya zaten kimseye kalmıyor. Yalan dünyada zaten bir varız bir yokuz, yarının ne olacağını Allah’tan başka kimse bilmiyor. Şartlar bu iken Allah’ın verdiği ömürde haydan gelip huya gidenlerden olmamak lazım… Değerli olanı, nitelikli olanı keşfetmek ve onu da hayatımıza ikame etmek hepimizin boynunun borcu… Geldiğimiz gibi kalmak, hiçbir değişime ve gelişime hayatımızda yer vermemek bizim yapmamız gereken bir husus olamaz, olmamalı…

Zor bir çağın, insanlarıyız bizler. Kendine biçilen yaşamı kabullenmiş, Amerikan şirketi sosyal medyalardan bir şeyler yazdığımızda kendimizi mücahit zanneden, malı çok, evi çok, eşi çok olabilir ama özünde gerçekten fakir, insanlar dolu çevremizde. Acınası halini görse hüngür hüngür ağlayacak ama kendini düşünmeye, kendini anlamaya vakit ayırmaktan korkuyor... Hepsini görüyor, hepsini anlamaya çalışıyoruz ama şunu da çok iyi biliyoruz, bu hayat da asıl amaç edinilen hayat olamaz... Değiştirmeliyiz, değişmeli, eğer hayatımızı değiştiremiyorsak, eğer biz iyilerden olamazsak, biz sevgiyi yayamazsak, biz insanlara dokunamazsak bu dünyada boş yaşamış, boş gelmiş, boş gitmişlerden olacağız. Mal, mülk, eş, çoluk-çocuk bizleri kurtaramayacak, arabalar, evler bizi kurtaramayacak, boş sarmalar bizi kurtaramayacak, onun için hayatımızdan başlayalım, hayatımızı değiştirelim ki Ramazan mübarek olabilsin, bayram bayram olabilsin.

Diyebileceğim bunlar, Allah hepimizi nice Ramazanlara kavuştursun, hepimize, sağlıklı sıhhatli uzun ömürler versin. Rabbim hepimizi Ramazan’dan nasiplenmeyi başaran kullarından eylesin. Rabbimiz bizim elimizden elini çekmesin, bizi yolundan uzaklaştırmasın, bu dünyada ömür verdiği sürece oruç tutabilenlerden, kendisi için yaşayabilenlerden eylesin…

Bayramınız mübarek olsun dostlar… Sevgi ve muhabbetlerimle hepinize sevdiklerinizle birlikte nice bayramlar diliyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Hamdi Bağcı Arşivi
SON YAZILAR