Temel İngiltere’de bir araç kiralar. Fıkra bu ya direksiyonun sağda olmasına da aldırmadan çıkar trafiğe sağdan sağdan… Malum trafik soldan, Herkes karşısından gelmekte… O sırada polis helikopteri radyolara girer… ‘Tüm sürücüler dikkat etsin arabanın teki otobanda ters yönden gidiyor. Büyük bir kaza olabilir’

Temelin polise cevabı ibretlik: “Ne bir aracı kardeşim bunların hepsi ters yönden geliyor, hepsi”

İşte kadrolarının neredeyse tamamı paralelden oluşan kurumlar… Hangi birini görevden alacan… Kurumların kapısına kilit vursan belki; Temizlik dolayısıyla kapalıyız!

…

Öğretmeni Temel'e sordu:

-Söyle bakalım Temel... Amerika'da saatler Avrupa'ya göre neden 5 saat geridir?

Temel cevabı bilmese de yine hazır cevaplılığını konuşturur:  Amerika daha geç keşfedildi da ondan öğretmenum…

İşte bunlarda Örgütü hala keşfedemeyen ya da biraz geç keşfeden kurumlar… Geriden gelmeleri doğal… 

…

Temel büyük bir yük gemisinde kaptandır ve sürekli okyanuslarda dolaşır. Bir gün Trabzon'a yolu düşmüş, köyüne gelmiş, köy kahvesinde can arkadaşı Dursun'u görmüş ve Dursun'a;

Ula Tursun gel getureyim seni gemilan uzak denizlere!" demiş

Dursun kabul etmeye yanaşmamış ama nihayetinde zor da olsa ikna etmiş. Yola çıkmışlar. Büyük okyanusun ortalarına gelmişler. Dursun bide ne görsün küçücük bir adanın kenarında, saçı sakalı uzun sefil durumda yaşlı bir adam el kol sallayarak gemiye doğru bağırıyor.

Dursun Temel'e sormuş: -"Ula Temel ha bu adamda kimdur?"

"La ne bileyim otuz senedur  haburdan gelur giderum, o adam bana hep oyle el sallar delimidur nedur anlamadum ki."

Ha bu Temel’de yapılanmanın ciddiyeti noktasinda bütün uyarıları “Ha bu uşaklar bize niye sürekli el sallıyor” diye soranlar…

…

Temel bir gün tren kullanırken treni devirmiş, 400 kişi ölmüş.  Amiri sormuş “Oğlum nasıl oldu ?”, demiş.  Temel “Tren rayına bir adam çıktı, onun yüzünden oldu.”,demiş.  Amiri “Oğlum ezseydin o adamı da 400 kişi ölmeseydi ,”demiş.  Temel de “Ben de öyle düşündüm , adam raydan çıkınca onu ezmeye çalisurken tren devruldi “ demiş.

Buda örgütle mücadele ettiğini sanıp bir çuval inciri berbat etmek için uğraşan adamlar…

…

Temel, göz doktoruna gitmiş:

-Doktor bey, ne zaman çay içsam gözlerum ağriyi, ne yapmam lazim.  Doktor da Temel'in gözleri muayene etmiş ve:

-Çayı içmeden önce kaşığı bardaktan çıkartmanız gerekli, demiş.

Bu temelde kurumlarında göstermelik temizlik yapıp hala ‘Beni hala niye tefe alıyorlar’ diye soran kurumlar… Kaşığı çıkar kaşığı gözünde yaralanmaz, kimsede uğraşmaz…

…

Temel bir gün ismini değiştirmek için mahkemeye başvurmuş...  Hakim sormuş:  - Adın ne?  Bizim ki cevap vermiş: - Temel Hıyar, efendim...Hakim:  - İsim değişikliği istemekte haklısın evladım. Peki yerine ne istiyorsun? Temel:  - Dursun Hıyar.

 İşte bu Temel de sürekli kendini saklamaya çalışan…

… 

Trafik memurları karşıdan gelen Temel ve Fadime’yi çevirmiş. İkisinin kemerlerini de takılı görünce tebrik etmiş:

-Bugün yaptığımız kontrolde tek emniyet kemerini takan çift sizsiniz. Bu yüzden 500 milyon ödül veriyoruz. Bu parayla ne yapmayı düşünüyorsunuz beyefendi?...

-Ne yapacağım hemen gidip kendime ehliyet alacağım...

-Nee... Ehliyetiniz yok mu?...

Fadime olayı toparlamak için atılmış:

-Kusura bakmayın memur bey, Temel içince ne dediğini bilmez...

-Nee... Bir de içkili misiniz?...

Arka koltukta oturan yaşlı Dursun öne doğru eğilmiş:

-Ben demiş idum çalıntı arabayla yola çıkmayalım başımıza bir iş gelir diye...

Memur neye uğradığını şaşırmışken, bagajdan atlayan İdris koşarak gelmiş:

-Ne oldu?... Geçtik mi sınırı ?

17-25 Aralık, usulsüz dinlemeler, Mit tırları, Hükümeti düşürme girişimi, darbe girişimi hiçbirinin kendileri tarafından yapılmadığını iddia eden tayfa… 

…

Misafirlere Temel'in akıllandığını kanıtlamak isteyen babası:

-Uşağım Temel, hadi emicilerine büyük bi laf et da, senin ne kadar büyüdüğünü görsünler. Küçük Temel tek kelimeyle cevap vermiş:

-Fil.

Bu malum meydanlarda boyundan büyük laflar edenler…

….

Temel sınavdan çıkan oğluna sordu: -Uşağum nasi geçti, sorular zor miydi?  Oğlu omzunu silkti ve şahane cevabı verdi: -Yok babacuğum, sorular kolaydi ama cevaplari çok zor idi.

İşte  Sorgudaki örgüt üyeleri…

…

Temel Dursun'a fena halde kızar.

-Ula inşallah biri hariç bütun dişlerun dökülur!  Dursun anlamaz:  -Niye biri kaliyi ula, der. -Ağrimasi için!

Buda örgütle mücadeleyi devlet sırrıymış gibi saklayan kurumlar için gelsin. Onlarda hepsi temizlense de biri kalsın… Sürekli ağrıyıp dursun…  

…

Temel’in arka cebinden cüzdanı çalınmıştı.

-“Hırsızın elini cebine soktuğunu farketmedin mi?” diye sordular. -” Ula nerden pileydum da, pir elin cebume cirdiğini farkettum ama çendi elum miydi, değil miydi onu farkedemedum.”

Himmet mağduru esnaf daha iyi nasıl anlatılırdı…

…

Boğa güreşinde boğa hücum edip de güreşçi bu saldırıyı savuşturunca, tribündekilerin hepsi kalkıp “Oley” diye bağırıyor ancak onlar oturduktan sonra sıskacık bir adam tek başına ayağa kalkıp incecik sesle “Oley” diyordu. Bir, üç, beş hep yineledi bunu.. Bu adam Temel’den başkası değildi. Nihayet herkes “oley” dedikten sonra Temel kalkıp tek başına “ole” diye bağırınca, yanındakiler merakla sordular bu davranışının nedenini. Temel gayet sakin: “Ben, poğayi tutayrum..”

Batı dünyası…

…

Tırcı Dursun'la muavin Temel, kamyonlarına altı metre yüksekliğinde mal yüklemiş giderlerken, birden bir tünel ve önünde bir uyarı işareti görürler: "Azami yükseklik 4,5 metre". Muavin Temel, etrafa dikkatlice baktıktan sonra Dursun'a döner:

-Bas gaza usta! Etrafta polis molis yok...

Darbe gecesi karşılarına kimsenin çıkmayacağını sanan fetöcüler…

…

Temel'in karısı vefat etmiş. Cenaze namazı kılınmış, cemaat tabutu sırtlamış tam camiiden cenazeyi çıkartacaklar, tabut camiinin kapısına çarpmış. Tabuttan bir inilti duyulmuş. Hemen açmışlar tabutu. Öldü sanılan kadın yaşıyormuş. Hemen hastaneye götürmüşler ve kadın 10 sene daha yaşamış. 10 sene sonra kadın ölmüş. Yine aynı camiide cenaze namazı kılınmış. Tam tabutu camiinin kapısından çıkartacaklar, birden Temel'in sesi duyulmuş:

- Uşaklar gözünüzü seviyim şu kapiya tikkat edun da!

Buda Fetö’den sürekli nemalanan fakat örgüt her gol yediğinde hem çıkarlarından olan hem de her seferinde onlardan olmadıklarını ispatlamaya çalışan tiplere gelsin…

Fetö'cüler bir kere de kapıya dikkat etse onların da hep işi iş olacak ya neyse!