*Teknoloji bazılarımıza göre harika bir şey olabilir. Uzaktaki insanlara ayak uydurmak için kullanıyoruz, bir dokunuşla taksi, pizza, su, yemek vb. çağırmak için kullanıyoruz ve çok daha fazlasını da bekliyoruz. Teknoloji aynı zamanda insanları eğitmek, istihdam yaratmak ve hatta hayat kurtarmak için de kullanılıyor.  Allah dışında hiçbir şey mükemmel değildir. Teknolojinin dinsel ya da dinsel olmayan şeyler için kullanılacak bir araç olduğunu düşünüyorum.

**Teknoloji dünyası neye benziyor? Bugün teknoloji dünyası, Allah'a inanmayan veya evlerinin mahremiyeti dışında Allah hakkında konuşma dürtüsünü başarıyla bastıran insanlarla dolu. Baktığım yerden üzücü bir manzara ama o zaman teknoloji dünyasında sadece yanlış yerlere bakıyor da olabilirim. Teknolojinin doğuşu, insanın cennet bahçesine düşüşünün hikâyesi bize insan hakkında çok şey anlatıyor. İnsanın yüceltilmeyi sevdiğini söyler. Teknoloji her zaman bir sorunu çözme ihtiyacı tarafından yönlendirilmiştir; hayatı kolaylaştırmak için. Âdem ve soyunun yiyeceğe ihtiyacı olacaktı. Allah bunu biliyordu. Farklı bir bakışta, Allah'ın Âdem’e olan laneti, “Artık yiyecek bulmak için çok çalışarak açlık probleminizi kendiniz çözmek zorunda kalacaksınız” şeklinde yorumlanabilir. O zamandan beri insan, toprağı işlemek için her türlü araç ve tekniği bulmuştur. Bu araç ve teknikler teknolojiyi içerir. Hz. Âdem muhtemelen kimsenin hatırlamadığı bir kazma aletiyle başladı. Sonra, bu aleti geliştirirse daha fazla iş yapabileceğini fark etti. Belki de o zaman öküzlü pulluklar ortaya çıktı. Ayrıca, herkesin toprağı sürmeyeceği şekilde emeği bölerek herkes için yiyecek elde etmeye çalışabileceğini de fark etmiş olmalı. Bir kişi aktif olarak toprağı sürerken, bir başkası bitkileri sulayacak, bir başkası yemekleri pişirecek, bir başkası da çiftlikte bir kaza olması durumunda çiftçinin yaralarını sarmaya hazır olacaktı. Toprağı sürmekten teknolojiye bugün yıllar sonra, iş bölümü o kadar büyüdü ki, toprağı "ekip biçenlerin yüzdesi, nihai gıda üretimini kolaylaştıranların yüzdesinden daha düşük. Beğenin ya da beğenmeyin, Mark Zuckerberg, yeniliği olan Facebook aracılığıyla toprağın işlenmesine katkıda bulunuyor. Katkı, olmasını istediğiniz kadar doğrudan olmayabilir, ancak var. Buna bakmanın bir yolu, çiftçinin tatillerinde ailesini kontrol etmek için facebooku kullanmasıdır, böylece sevdiklerinden uzak bir ülkede çiftçiliğe devam edebilir ve onlarla iletişim halinde kalabilir. Bunların hiçbirine ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum. Söylemeye çalıştığım şey, teknolojiye ve bilime Allah'ın düşmanı olarak bakmak, kendisi Allah’a inanmayan biri olabilir.

***Peki, teknoloji ne zamandır inançsız? Videonun icadı iyi bir şeydi. Video kullanılarak çok iyi şeyler yapıldı. Televizyon haberleri, hatta dini vaazlar bile o eski güzel yenilik kullanılarak paylaşılıyor. Sapıklığı, kendini beğenmişliği ve şiddeti teşvik eden pornografi, radikalleştirme videoları ve videolar ne olacak? Teknolojinin temel yapısına bakarsanız, bir teknoloji yeni bir şey olmak için geçmiş teknolojilerin üzerine inşa edilir. Facebook, bilgisayarın inovasyonu üzerine kurulmuş olan internet üzerine kurulmuş ve zincir devam etmektedir. Bu, Allah inancı olmayan bir teknolojinin gerçekten iyi bir teknoloji üzerine inşa edilebileceği anlamına mı geliyor. Video, pornografik web siteleri gibi amacı yanlış yapmak olan bir teknoloji oluşturmak için kullanılana kadar iyidir. Bu aynı tüm teknolojiler için geçerlidir. Örneğin bir araba, bir soygunda kaçış arabası olarak kullanılana kadar iyi bir teknolojidir. Bir bakıma, teknoloji masum ama bu her zaman bizim amacımız için söylenemez. Silahlar hakkında ise tek bir amaç için, öldürmek için yapıldığını varsayıyorum. Ancak, yiyecek için avlanırlarsa, bu etiktir; eğer öldürmeye alışmışlarsa, bu dinsizliktir. O halde Allahsızlık nedir? Teknolojiye ayrı bir varlık olarak bakmak, onu dinsel gösterebilir. Ancak teknolojiyi her zaman olanla, yani onu kullanan insanla birleştirdiğinizde, iyi ya da kötü olabilir. Teknolojinin elde etmek için kullanıldığı nihai sonuç, onun dinsel mı yoksa dinsiz bir teknoloji mi olduğunu belirler. Adil olmak için, bu teknoloji ve insan güdülerinin birleşimine bir kez daha bakmamız gerekiyor. Kirli suyu hepimiz biliyoruz. Suya kirli diyoruz çünkü içinde pislik denilen belirli bir bileşen var. En saf haliyle su sadece sudur. Aynı adalet ölçüsünü teknolojiye de genişletirsek, diyebiliriz ki, teknoloji en saf haliyle sadece teknolojidir. Dini ya da dinsiz bir teknoloji haline gelmesi, insan güdüleriyle karıştırılana kadar olmaz. Teknolojinin sudan farklı olarak onu kirleten unsurdan, yani insan güdülerinden ayrılamaması çok kötü. Böylece teknolojiler her zaman ya dinsel ya da dinsiz olacaktır. Suçlu teknoloji değil; teknolojiyi kullanan insandır. Teknolojiye bir mola verin! Yemin edenler kesinlikle yalan söylemektedirler. Yaptıklarını abartanlara bakın kesinlikle bir gelişme yoktur.

****Mümkün, ulaşılabilir, sabit teknoloji Allah’a, fani alanlara şakadan ibaret midir? Şekil, etik, kurallı olabilir. Reailist olmak size pahası uçuk, çok olağan coin uzantılıya göre uzun dönemde ulaşılamaz realitelendirecektir.