Gökhan Kırlangıç

Gökhan Kırlangıç

Ansızın Eller Titreyecek

Ansızın Eller Titreyecek

 Eskiye nazaran değişen hayat şartları toplumun yapısını değiştirmekle kalmayıp aile yapısının kimyasını da bozuyor. Bilhassa şehirdeki aile hayatlarında büyüklere yer verilmiyor. Bu durum kendini işe yaramaz olarak gören yaşlıyı bunalıma iterek; geri kalan ömrünü kâbusa çeviriyor malesef .

Evet gerçekler bazen acı verse de söyleniyor . Tıpkı bir kardeşmin dost meclisinde kullandığı Modern çağda yaşlanmak da zor ifadesi bu konuyu yazmama vesile oldu.Otobüslerde uyuma taklidi yapıp büyüklere yer vermeme çabasını da görünce gençlerden, bu konuyu mutlaka yazmalıyım dedim.

Evet yaşlılıktan  yani fıtri bir kanundan bahsediyorum, hayat ağacının aldığı son şekildendir açtığım mevzum.

Ömrü olan herkes bir gün kendini ihtiyarlık potasında buluverecek. Ansızın eller titremeye başlayacak saçlar beyazlayıp hüzünler buz tutacak. İnsan evhamlı olacak sonra ...

  Kant’ı bilirsiniz  “Gençlikte günler kısa, yıllar uzun; ihtiyarlıkta günler uzun, yıllar kısadır!” sözü ihtiyarlık konumunu çok iyi özetler. Artık bu çağda güçlü kuvvetli bedenin yerini acizlik, güzelliğin yerini çizgileri derinleşmiş, derisi buruşmuş bir yüz ve bedeni rahat bırakmayan hastalıklar alır.

Gittikçe statü kaybeden, bağımlılık ve kaza riski artan yaşlıların bir de maruz kaldığı sıkıntıları ekleyecek olursak, yaşlanma birçokları için ürkütücü boyutlara çıkar.

 

Hayatın her aşamasında sevinç ve sıkıntılara alışkın insanın, ilerlemiş yaşında çağımıza özel zorluklarla baş başa kaldığı bir gerçek. Eskiye nazaran değişen hayat şartları toplumun yapısını değiştirmekle kalmayıp aile yapısının kimyasını da bozuyor. Bilhassa şehirdeki aile hayatlarında büyüklere yer verilmiyor. Bu durum kendini işe yaramaz olarak gören yaşlıyı bunalıma iterek; geri kalan ömrünü kâbusa çeviriyor.

Oysa geleneksel dediğimiz büyük ailelerde de yaşlıların verdiği sıkıntılar hep vardı. Ancak aile bireyleri nimet ve külfeti paylaşma bilincinde olduklarından; problemlerin üstesinden hoşgörü ile gelebiliyordu. Geçmişte yaşlılar, sorumluluk alıp, işe yaramanın rahatlığı ile ömrünü tamamlarken; sağlam zemine oturmamış ailelerde kendini sığıntı gibi hisseden günümüz yaşlıları desteksiz kalmakta; huzurevlerine giden huzursuz, yorgun kalplerin sayısı her geçen gün artmaktadır.

Vel hasıl dostlar zordur modern çağda yaşlanmak...

Kalın efendim sağlıcakla .

Önceki ve Sonraki Yazılar
Gökhan Kırlangıç Arşivi
SON YAZILAR