Cumhuriyet tarihi boyunca yapılan referandumların 7. sini dün (16 Nisan) hep beraber yaşadık. Bu satırların yazılma anında, referandum için oy kullanma süreci devam etmekteydi.

Bu yazımızda referandum sonuçlarını bilme imkanı olmadığı, arzu ettiğimiz sonuç tahminlerine göre de fikir yürütme şansını zorlamayacağıma göre, referandum sürecinde elde edilen kazanımlar üzerinde kafa yormayı denedim.

Öncelikle; Cumhuriyet tarihimiz boyunca yapılan referandumları sıralamaya çalışayım.

1.Referandum; 1960 ihtilalinden sonra yapılan 9 Temmuz 1961 tarihi referandum. Bu tarihte aile içinde yapılan konuşmaları, telaşları hayal/meyal hatırlarım.

2. Referandum; 1980 askeri darbeden sonra gerçekleştirilen 7 Kasım 1982 referandumu. Bu tarihlerde öğretmenlik mesleğimin 10. Hizmet yılındayım. Öncesi olayları, darbe ile ilgili gelişmeleri yakından izleme ve takip imkanına sahiptik.

1. Referandumla ortak yanı, yeni bir anayasa ve ilaveten Cumhurbaşkanı  seçimini de gerçekleştirecek olan alternatifsiz, dayatmacı bir halk oylası idi.

Sandıkbaşkanı olarak görev aldığım 2. Referandumda, yüzde 91,37 EVET oyu ile neticelenen oylamada ilk HAYIR oyumu kullanmıştım. Bu kanaatim ile ilgili inandığım değerler doğrultusunda hiç pişmanlık duymadım.

3. Referandum; 6 Eylül 1987 tarihinde, Suleyman Demirel, Alpaslan Türkeş, Necmettin Erbakan ve Bülent Ecevit’in içinde bulunduğu siyasi yasakların kaldırılması ile ilgili olan halk oylamasında, yurtdışında görevli olmama rağmen, izinli günüme denk geldiği için oy kullanma imkanım oldu.

Bu halk oylaması,  yüzde 50.16 EVET, yüzde 49.84 HAYIR şeklinde sonuçlanmıştı. Bu oylamada tarafım - eskiye dönmeme adına-  HAYIR olmuştu.

4. Referandum; Yerel seçimlerin 1 yıl erkene alınabilmesi amacıyla, 25 Eylül 1988 yılında yapıldı. Seçmenlerin yüzde 65’i HAYIR, yüzde 35’i EVET ile sonuçlanan bu oylamaya, yurtdışı görevinde olduğum için oy kullanamamıştım.

5. Referandum; 21 Ekim 2007 tarihinde, Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi başta olmak üzere, bazı anayasal değişikliklerinin halk oylamasına sunulması idi.

Yüzde 68.95 EVET, yüzde 31.05 HAYIR ile sunuçlanan bu halk oylamasında, oy tercihim EVET olmuştu.

6. Referandum; 12 Eylül 2010 tarihinde, vesayetçi anayasa maddelerini ayıklama değişikliği doğrultusunda yapılan halk oylamasında, yüzde 57.88 EVET, yüzde 42.12 HAYIR ile sonuçlanmıştı. EVET tarafında yer almıştım.

16 Nisan 2017 Halk oylaması, ülkemize ve bölgemize etki edecek önemli bir MİLAT olacağı, toplumun her kesimi tarafından kabul gören bir zaman dilimi.

Halk oylaması öncesi yürütülen EVET/HAYIR kampanyaları boyunca önemli kazanımlarımız olduğuna inanıyorum.

Çeşitli düşüncelerin, kanaatlerin hoyratça paylaşıldığı kampanya çalışmalarında, yeni düşüncelerin yeşermesine, bilinçli taraf olmayı kolaylaştırmasına vesile olmuştur.

Siyasi muhalefetin yetersizliği, ülke düşmanlarının gerçek niyetlerinin daha iyi anlaşıldığı bir zaman sürecini yaşadık.

Ülkesinin ve Milletinin menfaatlerini, basit ve ucuz kişisel menfaatleri uğruna düşmana kolayca peşkeş çekebilecek olan hainleri fark ettik.

16 Nisan Halk oylamasının yalnızca ülkemizi ilgilendirmediğini, gönül coğrafyamızın kaderi ile alakalı olduğunu kavradık.

Siyasi iradenin ülke ve millet için yapılması gerekenleri engelleyen en önemli sebebin  SİSTEM olduğunu ve değişmesi gerektiğini öğrendik.

Güçlü bir yönetime kavuşmak, askeri darbe ve vesayetlerden kurtulmak, dış mihraklara şiddetli cevap vermek, mazlum milletlerin ümidini yeşertmek, MİLLETE rağmen Millete yapılabilecek her türlü olumsuzluklara DUR diyebilmek amacı ile, sandık başına giderek oylarını kullanan bütün seçmenlere SELAM olsun.

Milletçe bir olmak, iri olmak ve DİRİ olmak dua ve dileğimiz olsun. Halk oylaması ülkemiz ve coğrafyamız için hayırlara vesile olsun.