Konya Dünya’nın gözünün üzerinde olduğu Şeb-i Arus haftasına girdi. Bir yandan gündemde Şeb-i Arus varken diğer yandan Yerel seçimler ve Esnaf Odaları seçim atmosferi de devam ediyor. Bu anlattığım olayların yanında Konya’da bir sessizlik hakim. Ben bu durgunluğu kendim inanmasam da Kış şartlarına bağlıyorum.

Şeb-i Arus dönemi aslında Konya’nın en kalabalık dönemidir. Dünya’nın çeşitli ülkelerinden gelenlere şehrimizi marka yapma adına önemli bir fırsattır. Sayın Başbakan’ın Konya’ya geldiği aydır. Aralık ayı aslında Konya’nın en bereketli ayıdır. Her ne kadar Kasımda Aşk Başkadır deselerde Konya’da Aralıkta Aşk Başkadır diyebiliriz. Konya’nın Aşk ayıdır Aralık. Hz. Pir’in ölüm yıldönümüdür. Pir’in Düğün gecesinin olduğu aydır.

Konya olarak diğer aylara oranla Aralık ayına dikkat etmemiz gerekiyor. Çünkü bu ayda her şey çok çabuk göze batar. İmajı bir anda yükseltebilirsiniz yada düşürebilirsiniz. Şehrin markalaşması için atılacak adımlar bu ayda önemlidir. Mesela Şeb-i Arus havuzunun kaldırılması farklı bir dilimde gerçekleşse bu kadar göze batmazdı. Diğer aylarda yapılan çalışmalardan, olan olaylardan hiç birimizin haberi yok. Yapılan haberlerin olumsuzluğu şehrimize zarar veriyor olabilir diğer taraftan baktığımızda da sessiz kalınırsa daha farklı şeyler olacağı düşünülebilir. Zararın neresinden dönersek kardır mantığıyla bu olaylara yaklaşmamız gerekiyor.

Lokantalarımız, otellerimiz, hediyelik eşya satan esnafımız ve çeşitli iş kolları da Aralık ayını en güzel şekilde geçiren müteşebbislerimizdir. Bu aşamada lokantalarımız her zamanki gibi hijyenik, temiz olmalı. Gelen müşterilerini tebessümle karşılamalı. Dil bilen elemanları olmalı. Oteller aynı şekilde pırıl pırıl müşterilerini karşılamalı. Müşterilerine özel hissettirecek davranışlarda ve uygulamalarda bulunmalı. Hediyelik eşya satan esnafımız, kaliteli ürünler satmalı. Gelen müşteriye sattığı ürün, 10 dakika sonra müşterinin elinde parçalanmamalı. Bu konuda hepimiz hassasiyet göstermeliyiz. 

BEDELLİ İÇİN YOĞUN TELEFON GELİYOR

Bedelli askerliğin gündeme gelip tekrar düşmesi bekleyenleri hayal kırıklığına uğrattı. En son Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş bir açıklama yaparak bedelli askerliğin gelebileceğini söylemişti. Bedelli bekleyenlere bir anda umut ışığı doğdu. Arkasından ise bir ses çıkmadı. Şimdi bedelli bekleyen arkadaşlar ısrarlı bir şekilde bu konunun tekrar gündeme gelmesini istiyorlar. Sosyal Medya ortamı üzerinde örgütlenmişler. Bakanlıklara, Başbakanlığa yoğun şekilde mail gönderdiklerini söylüyorlar. Fakat bedelli askerliğin yeterli talebi bulması gerekiyor. En son yapılan bedelli uygulamasında hükümet hayal kırıklığına uğradı. Bekledikleri rakam ve sayıya ulaşamadılar. Askerliğin 12 aya inmesi de bir yönden bedelli askerliğin önünü kesti. Asker açığını kapatmak için hükümet çeşitli alternatiflere başvurdu. Bunların sonucunda bedelli bekleyenler hayal kırıklığına uğradı. Hükümet bedelli askerliği tekrar gündemine alabilir fakat askere gidenlere de güzel bir maaş verilmelidir. Askerlerimiz, orada ailelerinden para beklememelidir. Zaten gurbet acısı yüreklerini acıtırken, birde parasızlıktan yürekleri sızlamasın. Biliyorsunuz asker, öğrenci ne kadar zengin olursa olsun gariptir hep. Bu konuyla ilgili bir düzenleme gayet şık olur. Bu günlük bu kadar. Sağlıcakla kalın..