Dr. Ramazan Tuzla

Dr. Ramazan Tuzla

Keşke demesek keşke

Keşke demesek keşke

Başlık böyle olunca yazıya iskelet kazandırmak da zor olur elbet. Yazıda iskelet olmayınca inandırıcılık da zayıflar gâliba.

Keşke’mizi açarak giriş yapalım o zaman…

Dilimizdeki keşke, kader ve kaza inancına muhaliflik maksadı ile söylenmiş bir söz değildir. Yazımızdaki keşke de aynı keşke’dir.

Keşke demesek keşke.

Amma mümkün değil. Zihin bıraksa dil bırakmıyor, dil bıraksa el bırakmıyor.

Bir keşke sarmalında hayat deveran ediyor.

En çok da olumsuz neticeler için kullanıyoruz keşke’yi.

Yüz lira verdiğimiz bir ihtiyaçlıya, keşke iki yüz lira verseydim, demişliğimiz pek vaki değil, kanaatimce.

Demiş olanlara, özür ile selam olsun.

Keşke biraz daha çalışsaydım, keşke o arabaya binmeseydim, keşke o sözü söylemeseydim, keşke o işe hiç başlamasaydım, keşke onu hiç tanımasaydım, keşke…keşke…keşke…

Dünyada yaşayan insan adedi kadar çoğaltabileceğimiz bir rezerve sahip bu keşke.

Anlıyoruz ki bir derin pişmanlığın evladı keşke.

Ve yine anlıyoruz ki bir kaybedişin feryadı keşke.

Keşke demesek keşke…

Keşke dememek için ilim lazım, irfan lazım, hikmeti kabul ile hikmete ram olmak lazım.

Yeni evlenecek gençlere dua niyetiyle hep şunu söylüyorum: Keşke’leriniz az olsun inşallah!

Keşke’siz deveran etmeyen hayat, zannımca az keşke ile daha güzel yaşanmaya namzettir.

Az pişmanlık, çok güzellik…

Denklem bu galiba.

Bir de şu yönü var: Keşke’nin diğer tarafının varlığı, keşke’nin sahibi için bir fırsat olsa gerek.

Örnek verelim:

Bir derin pişmanlığın evladı olan keşke’yi, bir evladın anne ve babası için kullanması ve anne ve babasının hâlâ hayatta olması, o keşke’yi tahakkuk ettirmesi için ne büyük bir fırsattır…

Ve yanında olmayan anne ve baba için denilecek keşke, ne derin bir yaradır…

Gençlere şu kadarını söyleyelim ki, anne ve babanız için onların yokluğunda demek zorunda kalmadığınız keşke’nin azlığı sizin için çok büyük bir servettir.

Hem öyle bir servet ki, karşılığı belki de cennettir.

Varlığın yokluğa karışması ile oluşan yarayı serinleten en büyük ilacın ‘az keşke’ olduğunu ve bu durumun tecrübe ile sabit olduğunu ifade ederek bitirelim.

Keşke’leriniz az olsun efendim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Dr. Ramazan Tuzla Arşivi
SON YAZILAR